Vitor Pereira aradığı baskıyı buldu

AJANSSPOR HABER

Başkan Ali Koç, birçok kişiye sürpriz gelen bir kararla Portekizli Vitor Pereira'yı Fenerbahçe'nin başına getirdi. 

"Doğru projeyi beklemek zorundayım"

Pereira, Çin'deki sözleşmesini tamamladıktan sonra birçok takımın hedefi durumundaydı. Portekizli teknik adam, maisfutebol sitesine 20 Nisan'da verdiği söyleşide, "Birçok hayalim var, kendimi kanıtlamak istiyorum. Hâlâ hayal ettiğim yerde kendimi kanıtlayamadım ve proje ne kadar zorlu olursa, o kadar fazla kendimi zorlarım. Sorun, projenin baskısız olmasında. Yüksek baskı hissetmem gerekiyor, büyük maçlara ihtiyacım var. Böyle bir lig mümkün değilse, bir Şampiyonlar Ligi'ne ihtiyacım var. Sabırlıyım, seçim kaygısına girmiyorum. Doğru projeyi beklemek zorundayım" ifadesini kullanmıştı.

"Küçük boşluklar kritik"

Ernesto-@fenernestoTwitter hesabının Türkçeye çevirdiği Pereira söyleşisinde öne çıkanlar şöyle:


"Çin'de 3x4x3, 3x5x2, bazen 4x3x3 oynadım. Futbolda koordineli çizgiler ve küçük boşluklar kritiktir. Bunu göz önünde bulundurarak, kendimizi saldırgan bir bakış açısıyla yeniden yenilemeliyiz. Yeni şeyler için çözüm aramamız gerekir.

"Oyun sırasında yapı değişmeli"

4x3x3 ile başlayabilir ve oyunu kontrol etmek, saldırmak istediğimiz alanlara bağlı olarak onu oyun boyunca ofansif ve defansif başka bir şeye dönüştürebiliriz. Bu benim için geleceğin futbolu. Oyun sırasında yapı değişmeli.

"Dizilişler oyunu oynatmak için stratejik araç"

Takımımın normalde klasik bir 4x4x2'de oynadığını ve benim 3x4x3'lük bir takıma karşı oynayacağımı düşünelim. Bu takım, eğer iyi çalışırsa, her zaman beş adamla dört defans oyuncusuna karşı hücum etme imkanına sahip olacaktır. İki kanat ve bir forvet genişliği kontrol etmek için 4x4x2 yapımızı değiştirmezsek hiç şansımız yok. Rakibin boşluklarını değerlendirmemize izin veren dinamikler yaratmalıyız. Dolayısıyla benim için dizilişler oyunu oynatmak için stratejik araç. Önde bulunan beş adamla bir 3x4x3'e karşı oynayacak 4x4x2'ye sahipsem, bir tarafa çekilirim ve aniden top diğer tarafa gider.

Pas konusunda güçlü kalecinin rolü

Pas konusunda güçlü bir kalecimiz varsa, bu önemli olabilir. Kaleciyi pas merkezi olarak kullanan bir Japon takımı gördüm. Gelecekte, kaleci hücum oyununun stratejik bir parçası olacak.

Baskı oyunu

(90 dakika baskı yapmak mümkün mü? sorusu üzerine) Bunu çok düşündüm. Zamanlamalara inanırım. Birkaç periyot için çok yüksek baskı uygulayın ve ardından bekleyip, geri çekilin. Oyunda bu çeşitliliği yaratmak, rakibi uyum sağlamaya çalışmak zorunda bırakacaktır. Bu kafamın içinde ve beni meşgul ediyor. Bu yüzden futbol çok tutkulu. Oyun hakkında her şeyi bildiğimizi sanıyoruz ama bilmiyoruz.

"Detaycıyım ama işi bazı kulüplerde basitleştirdim"

Ben çok detaycıyım ama bazı kulüplerde işi ağırdan alıp basitleştirmem gerektiğini fark ettim.  Çin'de ilk yıl 4x3x3 oynadık. Çeşitlendirmek için ne yaptım? Basit bir şey. Kanatlardan biri ikinci forvetti ve o taraftaki beki hücum etmekte serbest bıraktım. Yüksek seviyeli ve taktik kültürü olan oyuncularla her şeyi yapabiliriz. João Cancelo'nun Manchester City'de çeşitli rolleri oynadığını görmemizi sağlayan şey bu.

"İngiltere'nin kapısından iki kez döndüm"

İki kez İngiltere'ye çok yakındım. Bu yüzden artık mülakatlara gittiğimde yüksek beklentiler oluşturmuyorum. Çok fazlasına gittim. İngilizlerin özel bir işe alma yöntemi var. Burada sözleşme imzalamak için bir görüşmeye gidiyoruz. Herhangi bir sorun varsa bunu yapmıyoruz. Orada öyle değil. Beş, altı, yedi, on koçla görüşüyorlar ve sonra sözleşmeyi teklif ediyorlar. Sözleşmeyi tartışıyoruz, teknik ekibi, hedefleri, maaşları, her şeyi tanımlıyoruz. Bu, İngiltere'de iki kez başıma geldi.

"5-4 kazanmayı tercih etmem"

(Kontrolsüz oyundan nefret mi edersiniz? sorusu üzerine) Kaliteli bir oyunu severim ve kalitenin risk içermesi gerekir. Risk almaktan kaçmam. Ama ekiplerim bunu planlamalı. Yaratıcılık organizasyonun zirvesinde olmalıdır. 5-4 kazanmayı tercih eden birçok koç var ama ben farklı düşünüyorum: eğer takımım dört gol yerse, bu çok kötü çalıştığımın bir işaretidir. Bir şey yanlış gidiyordur. Her zaman hakimiyet ve kontrol oyununu severim.

"Favori oyunum Cruyff Barcelona'sı"

Yüksek lisans tezim Johan Cruyff'un Barcelona'sı üzerineydi. Hepimizin favori bir oyun fikri vardır. Benimki bu. Arrigo Sacchi'den AC Milan'dan bahsedebilirim, ayrıca Telé Santana'dan São Paulo'dan da bahsetmiştim.

"Guardiola'nın mantığını takip etmek kolay değil"

(Guardiola'nın sorulması üzerine) Sanırım 2014 Olympiakos'tan önceydi. Orada sadece bir hafta kaldım. Mantığını anlamaya çalışmak için gittim. Pep çok hızlı düşünür. Onunla öğle yemeğine gittim ve hiçbir şey yemedik. Bardaklar, tabaklar ve çatal bıçak takımı zaten bir futbol sahasıydı. Onun mantığını takip etmek kolay değil. Hayatımda mantığını takip etmesi kolay olmayan iki ya da üç kişi gördüm. Pep Guardiola ve Vítor Frade bu insanlardan ikisi.

"Başkalarıyla kendi hakkım hakkında konuştum"

Çalışacağım zaman doğru kulüpte, benim için doğru bağlamda olmalı. Kendime meydan okumalı ve motive olmalıyım. Son birkaç aydır başkalarıyla kendi hakkımda konuşuyorum ve bu bana çok zevk verdi. Tecrübelerimden, hatalarımdan, iyi ve kötü yaptığım şeylerden konuşmak...

"Büyük maçlara ihtiyacım var, yüksek baskı hissetmem gerek"

(Hâlâ hayaliniz var mı? sorusu üzerine)  Hala çok var. Bir arkadaşım günler önce bana hayal kurmayı gerçekten bırakamayacağımızı söyledi.  Birçok hayalim var, kendimi kanıtlamak istiyorum. Hala hayal ettiğim yerde kendimi kanıtlayamadım ve proje ne kadar zorlu olursa, o kadar fazla kendimi zorlarım. Sorun, projenin baskısız olmasında. Yüksek baskı hissetmem gerekiyor, büyük maçlara ihtiyacım var. Böyle bir lig mümkün değilse, bir Şampiyonlar Ligi'ne ihtiyacım var. Sabırlıyım, takım seçme kaygısına girmiyorum. Doğru projeyi bekliyorum."