Beşiktaş haberleri... Süper Lig takımlarından Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, Vodafone Park’ta basın toplantısı düzenledi. Çebi gündeme dair sert açıklamalar yaptı.
Spor Toto Süper Ligi üçüncü sırada tamamlayan Beşiktaş'ta Başkan Ahmet Nur Çebi, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Çebi; Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Erden Timur ve TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin yapmış olduğu açıklamalara tepki gösterdi. Çebi ayrıca transfer süreci, adaylık süreci, istifa tezahüratları gibi birçok konu hakkında da konuştu. İşte detaylar...
Çebi, "Dün oynanan maçlarla bu sezonu bitirdik. İçindeki iyi günler kötü günler, hatalar gibi birçok şeyi yaşadık. Değerlendirildi. Bir kere de ben camiama seslenmek istiyorum hem son zamanlardaki gelişmelere cevap vermeye çalışacağım. Sezon bitti yeni sezona başlayacağız. Hazırlıklarımızı zaten tamamladık. 2-3 takviyeyle önümüzdeki sezonda Şenol hocamızla, mevcuttaki birçok oyuncumuzla devam edeceğiz. Camiaların birlik beraberlik içinde olduğunda ne kadar güçlü oldukları bilinmektedir. Özellikle geçtiğimiz sezonda camiamız içinde seçim atmosferi yaratışmıştır. Bu gereksiz atmosferi neden yaptığını bilmiyorum.
Bir mücadele, bir savaş el birliğiyle yürütülür. Kazanılır veya kaybedilir. Kaybetseniz de birlik içinde olmalısınız. Birilerini tebrik ederken sadece hocaları oyuncuları tebrik etmek, yönetimi yok saymak ikilik yaratmaktır. Rica ediyorum, bu işler ekip işidir. Ekibi ayırmak doğru değildir. Dolayısıyla bir teşekkür ederken onları da anmakta hiçbir zarar yoktur.
Özellikle belirtmek istiyorum ki 4-5 ay geçtikten sonra bir seçim atmosferi neden yaratılmıştır bilmiyorum. Gerçek Beşiktaşlılar kötü gidişte el ele tutmayı bilmeleri gerekmektedir. Sezonu değerlendirirsek, oldukça iyi bir takım yaptığımızı söyleyebilirim. Sakatlıklar yakamızı bırakmadı. Dün son maçta olduğu gibi 4 tane önemli oyuncumuz sakatlandı. Saiss, Onur, Tayyip, Cenk. Sezon başladığında Ghezzal'ı sakatlığından dolayı kullanamadık. Kalecimiz maalesef 2-3 ay geç geldi. Souza'nın da sakatlığı üstüne eklendi. Beklenmedik sakatlıklar kurguladığımızın dışına taşıdı. Sakatlıklara karşı tedbir alındı ama maalesef bazıları doğal olarak oluşmuş sakatlıklardı. Seneye inşallah bunların olmayacağını ümit ediyorum.
Seçim zamanı geldiğinde herkes muhalefet olarak çalışabilir. Muhalefet olmak başka bir şey, seçim varmış gibi kapı kapı dolaşmak başka bir şey. Kucaklamayı bilmek lazım, herkese teşekkür etmeyi bilmek lazım. Buradan tüm profesyonellerime, tüm oyuncularıma, tüm teknik kadroma, tüm çalışanlara saygılarımı sunuyorum, teşekkür ediyorum. Galatasaray Başkanı'nın birkaç gün evvel yaptığı açıklamaya değinmek istiyorum. 6 puan olsa da ofsaytımsı olsa da ne fark eder diye söylemi var. 6 puan silerseniz, 3 puan da Sivasspor maçını eklerseniz 9 puan yapar, çok şey fark eder. Lig devam ederken arkanıza aldığınız rüzgarla, bahsi geçen depremden kaynaklanan nedenle çekilen takımlarla maçların oynanmış kabul edilmesi ve 3 puan hanesine yazılması, eğer bunu Galatasaray Başkanı küçümseyici tavırda oluyorsa, altına bir de ofsaytımsı maçta Galatasaray'ın haksız puan aldığı düşünülürken, 'onu da size verelim' tavrı kabul edilebilir değil. Ofsaytımsının yanına bir de penaltımsıları eklerseniz şampiyonumsu olursunuz. Bu konuda futbol camiasından özür dilediğini ifade etmesi gerekiyor.
Sadece bu problemin başladığı tarihten bu yana Galatasaray ve Fenerbahçe camialarının ağzını açmadığını biliyorsunuz. Hayır bu uygulama yanlış derken, onlar bu uygulama doğru demediler bile. Lig bitmiş, şimdi ne fark eder diyorsunuz. Spor camiasının bundan pek hoşlanmadığını ifade etmek istiyorum. Erden Timur beyfendinin evrakları veya duyduklarını lig bittikten sonra söyleyeceğim dediğini unutmadık, bekliyoruz. Baskı altına alacak davranışlar doğru değildir. Bu sebeple kendisinin süratle açıklamasını istiyoruz. Ligi bitirmem diyorlar, lig bitti işinize geldiği zaman kabul ediyorsunuz. Ayrıca baştan beri konuşmuyorsunuz, 8 puan fark olunca konuşuyorsunuz. Birileri ile kavga etmekten korkuyorsunuz, sonra abileriniz geldiği zaman hırlıyorsunuz. Buna benziyor. 5 puan fark olsaydı bu açıklamanın nasıl ifade edileceğini Galatasaray Başkanı'ndan rica ediyorum. Bugün 8 puan farka bu çirkin açıklamayı yapıyorsanız, 5 puan olsaydı bu ifadeleri kullanabilecek miydiniz? Kullanabilecekseniz neden zamanında kullanmadınız?
TFF Başkanımız'ın da bu ifadeyi tekrar etmiş olması düşündürücüdür. Sonuç itibarıyla ona da soruyorum, eğer fark 5 puan olsaydı siz bu açıklamayı nasıl ifade ederdiniz? Kasıtlı olarak işin başından beri algı yaratıldı. Biz sanki puan kavgası yapıyoruz gibi. Biz sadece adalet istiyoruz. Bizim isteğimizin mantık dışı olduğu söyleniyor. Siz depremden sonra diyorsunuz ki 2 tane yol var diyorsunuz. Eğer bizim önerdiğimiz yol mantıksız ise nasıl çıkıp o gün 2 tane yol var dediniz? Bir başka takımın açıklamasına paralel bir açıklama yapmanız kamuoyunda yanlış anlaşılır. Taraf olduğunuz düşünülür. Söylemleriniz Beşiktaş camiasında rahatsızlık yaratmıştır. Ben bunları istemeyerek söylediğinizi düşünüyorum ve Beşiktaş camiasına bir özür borçlu olduğunuzu düşünüyorum. Yapmanızı sizden talep ediyorum. TFF başkanı, tüm takımlara eşit mesafede olduğunu hissettirmek zorundadır.
Önümüzdeki sezona şampiyonluk parolasıyla başlayacağımızı ifade etmek istiyorum. Şu anda Beşiktaş'ın ödenmemiş 1 kuruş borcu yoktur. Buraya kadar getirmek önemli bir konuydu. Takdiri istemesek de başarıları ve pandemi döneminde alınmış 4 kupayı camiamızın unutmamasını talep ediyorum.
Ligi yeni bitirdik. Fikrimde değişiklik yok. TFF Başkanı'nı başarılı bulmuyorum. Sürekli ceza almaktan herkes yoruldu. Bir Beşiktaş Başkanı'nı 1 hafta içinde 3 kere ceza kuruluna göndermek ne anlama geliyor bilmiyorum. Oradaki kurullar adaletliyse seslenmek istiyorum. TFF Başkanı'nın Beşiktaşımız'la ilgili kelimelerden dolayı kendisini TFF Kurullarında cezalandırılmak üzere talepte bulunacağız. Beşiktaş'ı rencide edecek cümle kuramazsınız. Biz sizi rencide ettik diye haftada 3 kere kurullarda ifade veriyorsak, siz de çok güvendiğiniz kurullarda ifade verin. Umuyorum ki bize ceza verenlerin, verdikleri mantıkla değerlendireceklerini ümit ediyorum. Aday çıkartılmaz, aday olmak isteyenler çıkar biz de destek oluruz. Karşısına çıkan kişinin daha başarılı olacağına inanırsam destek olurum
Sponsor konusunda pazarlıklarımızı devam ettiriyoruz. Bu süre alabilir. Redmond son zamanlarda çok başarılı olan bir futbolcumuz. Kendisiyle görüşmelerimizde sona doğru yaklaştık. Ama henüz o imzayı atamadık. Karşılıklı görüşmelerimiz devam ediyor. Elimizden geleni yapıyoruz, kendisinin de istekli olduğunu söyleyebilirim.
Benim TFF Başkanı ile şahsi bir problemim olamaz. Beşiktaş camiasıyla ilişkisi benim tavrımı belirler. Bugüne kadarkinde pek hoş bir tabloyla karşılaşmadık. Ben Beşiktaş camiasının tamamı değilim. Beşiktaşlılar bir şeyleri kötü hissediyorsa bunu değiştirecek olan kendisi. Orada göreve devam edecekse bunu hissettirmesi lazım. Tüm spor kamuoyunda federasyon başkanının Beşiktaş'a karşı bir husumeti olduğu algısı var. Gel bunu düzelt diyorum. Sizin orada oturma nedeniniz kulüpler. Bu kulüplerin en büyüğü de biziz, abisi biziz. Galatasaray Başkanı'nın yaptığı açıklamayı tekrar ederseniz bu algı oluşur. Birileri aday çıkarsa oturur çıkan adayı da değerlendiririm. Şu anda TFF Başkanı'nı desteklemeyeceğimi de beyan ettim, bu benim demokratik hakkım. Beşiktaş camiası incinmiştir. Onu incitecek söylemleri yapmış olmanızdan dolayı siz de kurullarda ifadenizi verin. Kurullar ne derse o. Bu da ayrı bir konu. TFF seçimlerinde yönetimin ayrı seçilirken, kurulların da ayrı seçilmesi ve bağımsız çalışması gerekiyor.
Nererdeyse tüm kulüplerin hepsi hakemlerden şikayet ettiler. Bunun kesin çözümü 1 yıl evvel yapılmıştı. Hepsi gönderildi, bunlar tekrar geri gelmemeliydi. Bunu bir tek ben savundum ve diğer kulüpler 1 yıl boyunca şikayet ettiler. Dün Konyaspor maç bittikten sonra açıklama yapıyor, akıllara zarar. Ne gerek var. Takımı tebrik ediyorum, çok istekliydiler. Ama benim verilmeyen penaltımı da konuş o zaman. Maçta tek yanlış var, Beşiktaş'ın verilmeyen penaltısı. Ümit Öztürk gibi hakemi gönderiyorsunuz. Adamın yıllardır Beşiktaş'a verdiği zarar ortada. İnsaf edin. Bu takım dün akşam 2. olmak için maça çıkıyor ve Ümit Öztürk'ü gönderiyorsunuz.
TFF'yi başarılı bulmadığımı söylüyorum ve değişmeleri gerektiğini söylüyorum. O gün konuşmayanların bugün konuşmasını da abes buluyorum. Şimdi Jesus'un ifadeleri ortada. Bugün Galatasaray şampiyon olmuşsa Fenerbahçe'nin de katkısı var. Jesus'un arkasında durun, adam benim anlattığımı anlatmaya çalışıyor. Yok... Herkes sonuca gitmeye çalışıyor.
UEFA'nın uygulamalarının hepsinde ligden çekilen takımların maçları oynanmamış kabul ediliyor. Yok efendim biz Türkiye Cumhuriyeti'yiz, biz farklı uygulama yaparız. İyi yap da o zaman sen de Türkiye Cumhuriyeti olarak ekonomik kriz içinde boğuşan kulüplerden vergi kağıtları isteme. Yok, UEFA istiyor... Orada istiyor, burada istemiyor. Bu çifte standarttan vazgeçmediğimiz sürece Türk futboluna fayda sağlamayız. Biz puan filan kovalamadık, ama o kadar güzel algı yarattılar ki... 3 gün sonra federasyon gündeme getiriyor, 28 gün sonra ligler başlayacak. Niye beklemiyorsun 27 gün?
Bir evvelki sezon da Nihat Özdemir'in kapısını aşındırdım. Ben çözümün medya önünde konuşmakla olacağına inananlardan değilim. Nihat Bey gerçekten gayret etti. Zaten yaptıkları çözüm gitmeden evvel ortadaydı. Ben sürekli oraya gittim. Çözüm makamı oradaydı. Daha sonra yeni gelen yönetimde bunları kamuoyu önünde konuşmak gerektiğini düşündüm. O gün daha yumuşak tavırla karşılanıyorduk ve çözüm aranıyordu. Bugünse biz bunu göremedik ve Disiplin ve Tahkim Kurulu'nda ifade vermekle 1 yılımızı geçirdik.
Kasıt hisstettim dedim. Bazı şeyleri hissedersiniz, Beşiktaş Başkanı olarak söyleyemezsiniz. Camianın bu hususta tereddütleri var. Türk futboluna hizmet vermiş insanların işlerini sonlandırıyorsanız açıklamalısınız. Bunda art niyet aranır. Kulüpler Birliği'nde yapısal olarak hatalı işler yapıyoruz. Bu konuda birçok tartışma oluyor. Zamanında hakemlere itiraz edenler, hakemler gönderildiğinde sessiz kaldılar. Sonra geri geldiklerinde iyi ki geldiler dediler. Açıkça fikirlerini söylemekten çekiniyorlar. Kulüpler Birliği toplantısında birçoğu ağzında konuyu yuvarlıyor. Evet veya hayır... Ben orada da çok açık ve net olan 1-2 kişiden biriydim. Ama algı olarak hissettiğim başkanlarımız maalesef orada mevcut olan başkanla ilişkilerini bozmamak adına ilerliyor. Maalesef bu kafayla hiçbir konumuzu kesin olarak çözemiyoruz. Kulüplerimiz de zarar görüyor. Kulüpler Birliği'nde çoğunluğun mevcut TFF yönetiminden hoşnut olmadığını düşünüyorum. Aman duyarsa bize zarar verir korkusuyla çekimser kalanlar var. TFF şu anda seçim arifesinde, dolayısıyla çok fazla konuşmak istemiyorum.
Kulüpler Birliği'nde kulüplerin anlaşmaları çok zor. Rakipsiniz, sahaya çıkıyorsunuz. Korkularla tedirgin olan başkanlarımız var. Tokatlık bir şey varsa sandık orada. Muhtemelen aday çıkacağını tahmin ediyorum. 1 adayla bizim oylarımız heba oluyor. Umarım 1-2 tane aday çıkar, biz de seçeriz. Umarız TFF Başkanı tavrını düzeltir. Bizim derdimiz işi çözmek, kimseyle şahsi problemimiz yok.
Süper Lig ile ilgili itiraz başvurusunu yaptık. Gelen cevap, sorduğumuz soru anlaşılamamış. Bir kere daha yineliyoruz, göndereceğiz. Gelen cevap anlaşılabilir değil, biz de sorunun anlaşılamadığını düşünüyoruz. TFF'nin aldığı kararlara onlar karışmıyor. Ancak biz onlardan görüş istedik. O kısım anlaşılamamış, eksik cevap gelmiş. Net cevap geldiğinde paylaşacağız.
Süreç halen daha istediğimiz gibi değil. Yine TFF yönetim kurulunun belirleyeceği kurullarla çalışmak zorunda kalacağımız durumu görüyorum. Yine söylüyorum, bunu değiştirin, bu doğru değil. Seçim bittikten sonra kim oraya gelirse biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Umuyorum ki başka adaylar çıkar, çıkan adaylar arasında iyisini bulabilirsek destek oluruz.
Fikirler soruluyor. Alınmış kararlar da uygulanıyor. Cevap yeterli mi? Alınacak kararlar değil, alınmış kararlar uygulanıyor. Sürekli gündeme 8+3 geliyor. Doğru olan Türk çocuklarımızın başarılı olabilmesi için rekabeti öğrenmesi gerekiyor. Rekabete niye engel oluyoruz anlamış değilim. Teşvikler yapılabilir, oynatan kulüplere para takviyesi yapılabilir. Çoğunluğun söylediğinin yanı sıra onu değerlendirecek olan TFF'dir.
Birlik ve beraberlik gerekiyor. Şu anki tutumu anlaşmış değilim. Nedenini de gerçekten bilmiyorum. Muhalefet olmalı ancak seçim varmış gibi ben adayım demeye gerek yok. Kemal Kılıçdaroğlu bile bir genel seçimde seçim arifesinde adaylığını açıklıyor. Ama muhalefet yapmaya devam ediyor. Siz sanki bir seçim atmosferi yaratarak camiayı ikiye bölüyorsunuz. Bunu neden yaptıklarını bilmiyorum. Önceki seçimde hep söyledim. Biz seçimi Mayıs'ta bitirdik, Ekim'de başladı. Ben o zaman zaten üzüldük, niye aday çıkmıyor... Lütfen aday olun dedim. Buna saygı duyuyorum zaten. Bu yapmış oldukları çalışmaları çok eleştirmiyorum, zamanlamasını doğru bulmuyorum. Aday olmak herkesin hakkı. 2-3 değil, 13 tane olsun. Beşiktaş başkan adayı konusunda sıkıntı çeken bir camia olmamalı.
Yönetim istifa tribünlerde olabiliyor. Saygı da duyuyorum. Maçı alıyorsunuz istifa diyor, maçı kaybediyorsunuz istifa diyor. Nedenini o da bilmiyor. Çocuklara bakıyorsunuz Cenk Sürmen arkadaşımıza soruyorum 'Başkanım 25-30 kişilik grup, onlar da bizim çocuklarımız diyor' Gülüyoruz, geçiyoruz. Biz onları önemsiyoruz, çocuklarımız bizim. Onların da bir bildikleri vardır. Yeter ki talimat alarak yapmasınlar.
James Rodriguez gündemimizde yok. Dele Alli ile sözleşme sona erdi. Ameliyat olmak için gitmişti, şu an burada değil. Geldiğinde camiayı mutlu eden biriydi, beklediğimizi alamadık. Geçen sene Saiss'i getirdik, bugün talibi çok. Muleka geldi, çok fazla yer alamadı ama kapımızı çalan çok. Tayfur'un opsiyonu var. Oturup, konuşacağız. Muleka'nın fiyatıyla Tayfur'un opsiyonu arasında dağlar kadar fark var. Ekonomik olarak doğru olanı yapacağız.
O tür gelip böyle gidecekse kulübe zarar veririz. Bir oyuncunun maaşını ödemekte zorlanıyorsanız, o zaten 2 ay sonra gidiyor. Ekonomiye dikkat etmezsek, kulüpleri kaybederiz. Bazı kulüpler camianın mallarını satarak borçları kapatmayı hedefliyor. Biz bunlara dokunmak istemiyoruz. Herhalde biz de satsak Beşiktaş'ın 5 kuruş borcu kalmaz.
Yayın gelirini artırmak marka değeriyle olur. Federasyon ve kulüplerin beraber çalışmasıyla olabilir. 5 sene evvel 500 milyon dolar olan bu sene 180 milyon dolar... Kur geldiğimde 11 liraydı, şimdi 23 lira. Kolay değil yönetmek. Bankalarla artık aile gibiyiz. Onlar biraz canımızı yakıyor, biz biraz onları üzüyoruz. Camiayı ayakta tutmayı çalışıyoruz. Beşiktaş sahipsiz kalmaz, hiçbir zaman için de bir bankanın esiri olmaz.
Senin için hazırladığımız haberler
