Kulüpler Birliği'ndeki Kavgaya Birinci Ağızdan Teyit Geldi

Kulüpler Birliği Vakfı'nın geçen Pazartesi günü yaptığı toplantında yaşanan kavgaya birinci ağızdan teyit geldi. Beşiktaş Kulübü İkinci Başkanı Engin Baltacı, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı (TFF) Başkanı Mehmet Büyükekşi ile yaşadığı kavganın tüm ayrıntılarını Radyospor'daki Soyunma Odası programının yorumcusu ve Ajansspor Genel Yayın Yönetmeni Kenan Başaran'a anlattı.

Medyanın manşetlerine çıkan kavgayla ilgili olarak Baltacı, söze şöyle girdi: “Pazartesi günü Kulüpler Birliği Vakfı toplantısına başkanım (Ahmet Nur Çebi) mazereti nedeniyle katılamayacağı için, ben gittim. Saat 14-16.00'ya kadar; hatta biraz da  sayın Büyükekşi'yi dışarda bekletme durumu oldu. 16.20’ye kadar gündemi konuştuk. Bazı öneriler vardı: Bir denetleme kurulu kurulsun, kurulların (Tahkim Kurulu, UÇK, PFDK, MHK). kararlarına baksın. 'Federasyon başkan adayından neler istenebilir?' Onlar üzerinde konuştuk. Kulüpler Birliği Vakfı bir çalışma yapmıştı; onlar üzerinde konuştuk." 

Toplantıda bir kulüp başkanının Büyükekşi ile görüştüğünü söylediğini anlatan Baltacı, “Konya maçında bizim stadımızda kendisine küfür edildiği için çok kızgın ve kırgın olduğunu, bunu başkanımız Ahmet Nur Çebi'nin organize ettiğini düşündüğünü; bu nedenle kırgın ve kızgın olduğunu söyleyince, ben böyle bir şeyin olamayacağına ilişkin olarak Kulüpler Birliği'nde başkanlara açıklamalarda bulundum" dedi.

Toplantıda konular şahsileştrilmedi

Toplantının bu noktasında TFF Başkanlığı için kimin kimi destekleyeceği konuşmalarının pek olmadığına dikkat çeken Baltacı, şöyle devam etti: "Yani adaylara ne sorulabilir konuşuldu. Çünkü pazartesin perşembeye daha üç gün vardı, yeni bir aday da çıkabilirdi. O da çağrılabilirdi, ona da sorular sorulabilirdi. O yüzden şahsileştirilmedi konular."

Daha sonra TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin toplantıya katıldığını anlatan Engin Baltacı,
"Bir iki kulüp başkanımız konuşma yaptılar, birlik başkanının giriş konuşmasından sonra. O arada sayın Ali Koç, 'Biz geçen toplantıda sayın Ahmet Nur Çebi'ye siz başkan olun biz destekleriz demedik mi. Ayıp olmuyor mu şimdi Çebi'ye' deyince, iki başkanımız, 'Biz özgür irademizle imza verdik. Asla böyle telkin melkin olmadı' dediler.

Büyükekşi'den Koç'a: Siz bana aday olun demediniz mi?

Sonra da sayın Büyükekşi, Ali Koç Bey'e 'Siz bana aday olun demenidiz mi' diye sordu bu diyaloglar üzerine. Sayın Koç da, yanlış hatırlamayorsam, "Siz aday olmak istediniz, devam etmek istediğinizi söyleyince benim böyle demem gerekirdi" mealinde bir cümle kullandı.

"Büyükekşi için birlik adına alınmış bir karar yoktu"

Kenan Başaran'ın "Koç bu sözleri şahsı adına mı yoksa birlik adına mı söylemiş" diye sorması üzerine ise Baltacı şu cevabı verdi: "Kulüpler Birliği adına konuşabilmesi için zannediyorum, birliğin bir başkan adayını destekleme konusunda bir karar alması lazımdı.
Ben toplantıya girdiğimde böyle bir karar alınmadığı gibi, anladığım kadarıyla, kendi aralarında önceki toplantıda sayın Ahmet Nur Çebi'yi destekleyeceklerini anladım. Ali Koç'un açıklamasından." 

 

Baltacı, daha sonra konuşma sırası kendisine geldiğini şunladı söylediğini anlattı: “Ben her zaman, her ortamda sayın başkanımızın kendisine sorular nedeniyle verdiği cevaplarda federasyon başkanlığını, yönetimini kendi kitapçığındaki gibi; işte şeffaf, adil, güvenilir, eşitlikçi, tarafsız ve başarılı bulmadığımızı; bu sebeple destek olmayı düşünmediğimizi; seçimin çok adaylı olmasını arzu ettiğimizi; bunun için de perşembe gününe kadar daha zaman olduğunu; 5 ıslak imza desteği olanın hâlâ aday olarak çıkmasının mümkün olduğunu; 60 küsur imzanın ise 22 Haziran seçim sabahının konusu olduğunu ifade ettim."  

"Kızgın olup Beşiktaş'a ne yapacağınızı anlamamız mümkün değil"

Baltacı, Büyükekşi'ye, kendisine maçta küfürleri Çebi'nin organize ettiğini dostlarına söylediğini ve bu nedenle kırgın ve kızgın olduğunu belirttiğini aktardığını söyleyerek, şöyle devam etti: "Ona Beşiktaş Başkanı'nın asla böyle bir çirkinlik içinde olmayacağını; bizim amasız mamasız, kime yönelik olduğuna da bakmaksızın, küfüre karşı olduğumuzu; hatta iki kulübün maçı sırasında bir kurul başkanına yönelik küfürlerin sevke bile tabii tutulmayışını örnek olarak kullanmayı da çirkin bulduğumuzu; ki Kulüpler Birliği'nde konuşuldu bu konu ama biz bunu örnek göstermeyi çirkin buluruz dedim. Kızgınlığınız bizim için çok önemli. Kırgınlığınız için üzülüyoruz. Bu nedenle utanırız da. Ama kızgınlığınızı, kusura bakmayın anlayamayız! 25 milyonluk bir camiaya nasıl olur da kızgın olduğunuzu bizim anlamamız mümkün değil. Kızgın olup da bu camiaya ne yapabileceğinizi anlamamız mümkün değil."

"Büyükekşi 9 Şubat'ta 'iki metod var' dedi"
 
Büyükekşi'nin de Gaziantep FK ve Hatayspor kararı nedeniyle Beşiktaş camiasının kendisine kızgın olduğunu söylediğini kaydeden Baltacı, şöyle devam etti: "Kendisi bana '9 Şubat’ta burada sizin başkanınız da varken karar aldık' dedi. Ben bunun üzerine kendisine müdahale etme ihtiyacı duydum. 'Sayın Büyükekşi çarpıtıyorsunz.

9 Şubat’ta bir karar almış olsaydınız Kulüpler Birliği ile birlikte,9 Şubat akşamı saat 19.00'da TRT’ye çıktığınızda, -sayın Koç da yanınızdayken- bu soru size sorulduğunda, 'İki metod var. Bunlardan biri bu iki kulübün bütün maçlarını yok saymak, bir diğeri de kalan maçlarını hükmen 3-0 mağlup olarak tescil etmek' demezdiniz. Siz 10 Şubat’ta bu işin böyle gideceğini hissedip, verdiğimiz dilekçeyi incelemeden, uygulamaya almadan; hemen yangından mal kaçırır gibi, bir karar verdiniz. İkinci metod dediğiniz metodu seçtiniz. Şimdi bizim camiamız bunun bir başka kulübü kayırmak için yapıldığını düşünüyor.

Lig bittikten sonra da 'Bir kulüp, bu kulüp; 6 puan versem' dediniz. Üstelik bir başka kulüp başkanının (Dursun Özbek) açıklamasının ertesi günü, o açıklamanın neredeyse kelimesi kelimesine konuşup  'O ekip, bu ekip; şu kulüp, bu kulüp, akıl dışı dediğiniz bir konuda dönüp bunlardan birini akıl dışı mantık dışı nitelediğinizde zaten tarafgir olduğunuzu itiraf etmiş oldunuz. Üstüne bir de Beşiktaş camiasına akılsız dediniz.

Çünkü akıldışı dediğiniz bizim iddiamızdı. Bu yüzden Beşiktaş camiası kırgın. Bu bir algıysa da sizin tüm kamuoyu önünde Beşiktaş camiasına bunun yanlış bir anlama olduğunuzu, bütün kulüplere eşit mesafede olduğunuzu, bütün kurulları adilane yönettiğiniz söylemeyi niye düşünmediniz' dedim."

Baltacı, iş karşılıklı konuşmaya girince, saygın bir kurumda bir polimiğe yol açmasının aldığı devlet terbisiyle de bağdaşmayacağını belirtip Ali Koç'a toplantıdan ayrılacağını söylediğini anlattı. Baltacı, "Kibarca söyleyip, kalktım ve yürüdüm. Büyükekşi bana arkamdan 'Ben sizin desteğinizi istemiyorum beyefendi. Beşiktaş çok umurumda değil' dedi. Dönüp cevap vermem gerekirdi diye düşündüm ama söylediğin sözünün ağırlığının ortadan kalkmaması adına; yani 120 yıllık futbol camiasının ağabeyi Beşiktaş'a yönelik bu 'Umursamıyorum' sözünün ağırlığı ortadan kalkmasın, o söz orada asılı kalsın adına bir şey söylemeden çıkmayı tercih ettim" dedi.

Ali Koç, Mehmet Büyükekşi'ye tepki göstermiş

Beşiktaş İkinci Başkanı Engin Baltacı, kendisinden sonra Ali Koç'un Büyekşi'ye tepki verdiğini öğrendiğini de söyledi: "Teyidini almadım. Sayın Koç, 'Beşiktaş gibi 120 yıllık büyük camiaya bu üslupla hitabının doğru olmadığını sayın Büyükekşi'ye söylemiş."

Büyükekşi'yle yaşanan polemiklerin lig bitiminden sonra da devam ettiğini ifade eden Baltacı, “Sayın Büyükekşi’yle seçildikten kısa bir süre sonra masaya vurma olayı dışında bir gerilimimiz olmadı. Hakem hataları her zaman olur. Gerçekten federasyonun bize olan tutumunu sorgulamaya başladığımız dönem, malum bu yaşadığımız felaket döneminde Gaziantep ve Hatayspor kulüplerinin ligden bu sezon çekilmesi üzerine, kendisine yakın olarak gördüğü kulüplere uyacak kuralı seçmesi ve bizim müracaatlarımızı göz ardı etmesiyle başladı. Lig bitiminden sonraki gerilim de bizi akıl tutulması ile itham etmesiyle başladı." dedi.

Kenan Başaran'ın "Büyükşi seçime tek aday giriyor. Yani başkanlığa devam edecek. Büyükekşi ile olan bu kavgalı ilişkiden ötürü gelecek sezon bir endişeniz var mı?" sorusuna da cevap veren Baltacı, maç sonuçları üzerinde ilişkilerin belirleyici olamayacağını aksi halde bunun açıklanamaz bir durum olacağına vurgu yaptı.

Büyükekşi, Beşiktaş'ı aşağılamaya çalışıyor

Baltacı, "Bizim ilişkiler diye bir derdimizin olmaması gerekir. Başkan, TFF ile tüm futbol camiası ile federasyon arasındaki sportif düzenlemeleri yapmakla yükümlüdür. TFF Başkanı'nın Beşiktaş'a haksızlık yaptığını, küçümsediğini, aşağılamaya çalıştığını düşünüyoruz. Nedenleri de ortaya koyuyoruz. 'Bu algının oluşmasından dolayı üzgün olduğunuzu söyler misiniz' dediğimiz de hiçbir reaksiyon alamıyoruz. Biz yönetim olarak Beşiktaş’ı; 120 yıllık bir duruşu temsil ediyoruz. Kuruluşumuzdan bu yana süregelen bir geleneği sergiliyoruz. Bu doğrultuda bu işin düzenleyici kurumlarıyla ilişki kurmak yoktur. Bizim geleneğimizde herkes için adalet, herkes için şeffaflık istemek var” dedi.

Beşiktaş İkinci Başkanı Engin Baltacı, TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ile olan gerilimin yeni sezonda puan kayıplarına sebep olmasını asla kabul etemeyeceklerini kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı: "Federasyon Başkanı Beşiktaş’a olan tutumunu devam ettirirse bizim duruşumuzdan taviz vermemiz mümkün değil. Federasyon Başkanı bu tavrını değiştirmezse, ne yapacak Beşiktaş’a? Hadi bir maç hakemlerle Beşiktaş'a bir şey yapıldı ki asla kabul etmem. Hakemlerin kişisel hatalar dışında bir  takım yönlendirmelerel bir kulübün aleyhine karar vereceğini asla kabul etmem.

Bu kabülü hem camiama hem hakemlere  saygısızılık görürüm. Ama varsayalımki oldu; 4-5 maçta Beşiktaş’ı dilim dilim doğradınız. Bunu bırakın Beşiktaş kamuoyuna, bunu futbol kamuoyuna anlatabilecek misiniz? Bırakın benim tribünlerimi...Başka statlardaki tribünleri kontrol edebilecek misiniz? Basını, sporseverleri kontrol edebilecek misiniz? Böyle bir şeyi aklından bile geçirmemek gerekir. Bizim herhangi bir endişemiz yok ama bize yönelik bu tavır devam ederse, biz de buggüne kadar sergilediğimiz duruşu hiç değiştirmeden devam edeceğiz. Buna bütün camiamız emin olsun. Ne gerekiyorsa, Beşiktaşlı duruşa yakışır şekilde mutlaka devam edeceğiz. Hiçbir şeyi cevap bırakmayacağız. Ama yaklaşana da adımımızı atmasını biliriz.”