Türk futbolu neden ilerlemiyor?

Kartal YİĞİT - AJANSSPOR

Türk futbolu neden ilerlemiyor diye hep sorarız birbirimize. Aslında basit birçok cevabı vardır.

• Yeterli bilgi birikimi olmayan teknik adamlar,
• diploması olmadığı halde çalışan hocalar
• ve bunlara müsaade eden TFF,
• algı yaratan kulüp yöneticileri,
• eyyamcı hakemler,
• hep kendi lehlerine düdük çalınmasını isteyen ve tribünlere oynayan çalıştırıcılar,
• sadece sözde "altyapıcılar", araya hatırlı dostlarını sokarak sürekli kulüp bulan ve özellikle gençlerin hakkını yiyen teknik direktörler,
• (Küme de düşürseler yine aynı sezon başka takıma uçarcasına kaçanlar),
• adeta insanlar diploma almasın diye çalışan ve kurs açmayan açsa da en üst düzey lisans için 100 bin TL gibi bir rakam belirleyen Türkiye Futbol Federasyonu,
• ömründe hiçbir kulüpte görev almamış tanınmış eski futbolcular için bir günde kural değiştirerek B ile A diplomasını aynı anda veren federasyon yetkilileri ve dün örneğini gördük kuralı dahi bilmeyen hakemler olursa Türk futbolu sittin sene bir gıdım ilerlemez.

Çözümü bulmak kimsenin işine gelmez

Onun için istediğiniz kadar bağırın çağırın, Avrupa'nın değil yanına yaklaşmak uzaktan dahi olsa onların yaptıklarını uygulayamayız. Bunların çözümü var aslında ama bu çözümü bulmak kimsenin işine gelmez çünkü bazılarının düzeni bozulur, nemaları kesilir.

Futbolun ve kulüplerin başına futbolu anlayan, teknik direktörleri telefonla değil liyakata göre seçecek birileri geldiği anda yavaş yavaş Türk futbolu düze çıkar.

4. hakemi de suçlu bulmuyorum

İşte bunu yapamazsanız Beşiktaş - Karagümrük maçında olduğu gibi kırmızı kart gören bir oyuncudan sonra kim girecek kim çıkacak tartışmaları daha çok yaşanır. Ben 4. hakemi de suçlu bulmuyorum. Öyle şeyler oluyor öyle şeyler hızlıca değişiyorki ne bizler ne teknik adamlar ne hakemler olaylardan bihaber.  Onun için total köklü bir değişiklik yaşanmadığı müddetçe hep yerimizde sayarız.

Sezon başı değişen, sahada en fazla 8 yabancı bulundurma zorunluluğu özellikle şu an itibarıyla Beşiktaş'ı kilitlemiş durumda. Sergen Yalçın da konuyu aslında iyi özetledi maç sonrası. "Elimizde hesap makinası kim oynayacak diye düşünüyoruz" dedi.

Sadece TFF de kabahatli değil

Kulüpler çok haklı bütün bu durumda. Yalnız, bu konuda sadece TFF kabahatli değil. Taraftarına şirin gözükeyim diye popülist transferler yapan ve her fırsatta "battık" edebiyatı yapan kulüplerimiz de sorumlu.

Kadrona gereksiz yabancı doldurmayacaksın. Şimdi, Beşiktaş Alex ve Batsuhaiyi gibi önemli iki oyuncuyu aldı, bunları nasıl oynatacağını düşünüyor. İşte yıllarca kulüpleri yabancı çöplüğüne çevirmeyip alttan gençleri çıkarsaydınız bunlar yaşanmazdı. Çuvaldızı kendine de batıracaksın ki toparlanasın. Bu plansızlık, programsızlıkta bu tür olaylar daha çok yaşanır.

Hazır değiller

Bu yazdıklarım maç kritiğinden çok daha değerli. Yoksa o iyiydi bu kötüydü hep yazılır. Ama Alex ile Batshuayi ilk kez forma giydikleri için kısaca onlardan da bahsetmemek olmaz. Öncelikle iki oyuncu da çok yetenekli. Alex'in attığı gol tam usta işi. Klasik ayak içlerinden biriyle kaleciyi avladı. Batshuayi, çok hareketli. En önemli artısı pozisyonu kokluyor ve giriyor. Ama ikisi de hazır mı? Hayır. Özellikle Teixeria'nın daha fazla zamana ihtiyacı var.

Batshuayi fizik olarak diri gibi ama...

Batshuayi fizik olarak diri gibi ama ilk 11'de oynadığı için sanki heyecanlıydı. Aboubakar'ın tarzı gibi çok topla dikine gidemedi. Yakaladığı 2-3 net pozisyonda da iyi vuramadı. Ama bunların geçici olduğunu  söyleyebiliriz.

Josef de Sousa ve Valentin Rosier müthişti

Şuna da dikkat çekmek lazım. 15 Eylül'deki  Dortmund maçına kadar bu iki isim hazır olmazsa sıkıntı olur onu da belirtmek gerek. Dün, Beşiktaş zaman zaman parlasa da 10 kişi üç puanı cebine koydu. Josef de Souza ve Valentin Rosier müthişti. Genç Rıdvan da çıkana kadar beğendim bir iki hata dışında Ahmed Musa'ya adım attırmadı . Ben hala altyapıcıyım. Ne olurdu Sergen hoca Umut Meraş'ı değil Rıdvan'ı tercih etseydi. Bana göre Umut'un Rıdvan'a göre çok fazla artısı yok. Ama hoca daha iyi bilir ne yapalım.