"Terim, Galatasaray'ı yeniden planlamalı"

02.09.2018 - 09:06 | Son Güncellenme: 02.09.2018 - 12:06

"Terim, Galatasaray'ı yeniden planlamalı"

Şipşak Trabzon - Şansal Büyüka / Milliyet

Maç ilk 30 dakikada bitti, gerisi teferruat... İddia ediyorum, Trabzonspor’un yeni transferi Nwakaeme, ilk yarının son dakikasında attığı golü yarın antrenmanda PAF takımına atamaz. PAF takımı izin vermez, önüne yatar, vücudunu koyar, engeller, en azından rahatını bozar. Galatasaray savunmasına bakıyorum, Nwakaeme golü atarken, sahada “hatıra fotoğrafı“ çektiriyorlar... 

Trabzonspor mütevazı transferler yaptı ama çarpıcı transferi içerden yaptı. Takımın coşkusu var, ruhu var... Kaç zamandır unuttuğu, hatta hatırlayamadığı duygular bunlar. Geçen yılı pas geçtikten sonra “ben ne yapıyorum“ diyen ve bu sezon kendine gelip oynayan, oynatan Sosa ile her zaman umut olan Yusuf kafalarını ve ayaklarını birleştirince, zaten “kartondan kale“ gibi olan Galatasaray savunması göz açıp kapatıncaya kadar kalesinde iki gol gördü... Şipşak Trabzonspor...

Fatih Hoca “stoper istiyorum “dedi olmadı, çaresiz kaldı stoperden vazgeçti, “santrfor istiyorum“ dedi, o da olmadı... Stoperleri “günah keçisi“ yaptık da, sağ kanatta o Mariano‘nun dağınık hali nedir öyle... Gomis gitti, golcü alamadın... İşte size fırsat... Eren Derdiyok, Sinan Gümüş bunu fırsata çevirsenize kardeşim... Sanki böyle bir dertleri yok... Hırsları, adanmışlık duyguları deseniz hiç yok... Ndiaye gittiği günden beri, zaten Fernando kendinde değil... Umarım Ndiaye ile birlikte Fernando o etkili görüntüsünü yeniden yakalar... Emre Akbaba’ya bakıyorum, takımın patronu olacakken, sıradan bir figüran gibi görüntü verdi... Oysa lider oyuncular böyle büyük ve sıkıntılı maçlarda büyürler... Takım iki golle yenik, daha ilk yarım saat bitmemiş, alın size Belhanda... Kırmızı kart intihar gibi... Birşey oynamıyorsun ama, hiç olmazsa sayısal olarak dengeyi bozmasana... Galatasaray’ın belki de ligdeki ilk önemli sınavıydı... Trabzonspor karşısında futbol makyajı döküldü... Sanki sadece Aslantepe’nin takımı gibiydi... Trübünlerde 50 bin taraftarı görünce, dünyanın en coşkulu, en tempolu seyircisini arkana alınca oynayacaksın, deplasmana çıktın mı takım olarak ortadan kaybolacaksın... Galatasaray‘ın futbol kimliği böyle “çift kişiliğe“ izin vermez... Ne oluyor, Aslantepe‘den dışarı çıktın mı, adam mı yiyorlar... İsyan et, kaybet, razıyım... O da yok...

Trabzonspor Nwakaeme‘yi iyi yakalamış... Sosa dönüş yapmış... Abdülkadir gelecek.. Rodallega’nın başlangıcı iyi... Unutulmasın, daha Burak Yılmaz ortada yok...

Tarihin ünlü komutanlarından Hannibal, 90 bin kişilik ordusuyla zorlu kış şartlarında Alpleri aşacak yol bulamayan komutanlarını cesaretlendirmek için “ya bir yol bulacağız, ya bir yol açacağız“ demiş, o çaresizliğe isyan duygusu günümüze kadar gelmişti... Artık transfer bitti... Ne kadar istersen iste, ne stoper var, ne golcü... Önünde süper lig, dahası Şampiyonlar Ligi... Üstelik bu kadroyla... Fatih Hoca mevcutların içinden “ya bir yol bulacak, ya bir yol açacak“... Ama nasıl... Görünen o ki, sıkıntı büyük...

Galatasaray için hayırlı hezimet - Hakan Ünsal / Hürriyet

Trabzon için atılan goller öncesi yapılan iş, basit koşular yapmak ve bu koşulara rahatsız edilmeden pas atmaktı. Çünkü kendisini zorlayan bir rakip yoktu.

TRABZONSPOR’un oyun planında en dikkat çeken durum, top Galatasaray savunmasında iken top kullanma becerisi daha iyi olan Maicon’a baskı yapıp, Ahmet’in topla oynamasına izin vermeleriydi. 

Devamında orta sahaya ve özellikle Fernando’ya yapılan baskı sonucu, Galatasaray oyuna başlamakta ve hakim olmakta zorlandı. 

Trabzonspor, orta saha çizgisinin 25 metre ileri ve gerisindeki bölgede net, tavizsiz ve sert oynadı. Bu bölge içindeki Henry, Emre, Belhanda, Fernando ve Sinan çok yakın markaj içinde önce etkisizleşti, sonra rahatsız edici mücadele içinde kayboldular. 


ONUR’UN KAZAĞI
Önde tek oynayan Eren ne atılan uzun toplarda ne de kısa paslarda varlık gösteremeyince, Trabzonspor için işler çok kolaylaştı. 

‘Nasıl maç oldu?’ sorusunun cevabı; Onur kalesinde tek pozisyon görmeden, beyaz kaleci kazağı ve şortu kirlenmeden en rahat Galatasaray maçını oynadı.

Eren için daha önce de yazdım; iyi bir yardımcı forvet olur ama planlamayı sadece onun üzerine yapamazsınız, eğer yaparsanız hedefler hayal olur. 


ERKEN GOL FAKTÖRÜ
Transfer dönemi bitti ve forvet alınmadı. Gomis’in değeri şimdi çok daha fazla anlaşılacak. Şu bir gerçek ki, mevzu Galatasaray ve Fatih Terim ise hoca istemediği sürece hiç kimseyi satamazsınız, hocaya rağmen de kimseyi alamazsınız. 

Erken öne geçmenin morali, güveni ve rahatlığı ile oynayan Trabzonspor, mecburen gelecek ve arka geniş alan bırakacak Galatasaray’ı hızlı çıkışlarla avladı. 

Yarım saatte 2 gol bulan Trabzonspor için atılan goller öncesi yapılan iş, basit koşular yapmak ve bu koşulara rahatsız edilmeden kolay paslar atmaktı. Çünkü karşısında kendisini zorlayan bir rakip yoktu.


TRABZON'DA NEDEN KAYBETTİ
1-) Takımın lokomotif isimleri Mariano ve Nagatomo’nun hiç görülmemiş kötü hali.

2-) Maicon’un kendi kendine çalım yiyen ve Ahmet Çalık’ın panik hali ile dağılan savunma.

3-) Belhanda’nın kendi ipini çektiği ve bir daha forma bulma ihtimalini yok eden kırmızısı.

4-) Eren Derdiyok’un tek forvet olarak kalmasının yükünü kaldıramayan, takımdan kopuk hali.

5-) Onyekuru, Sinan Gümüş ve Emre Akbaba’nın alan ve zaman bulamayıp çaresizce koşuşturan halleri.

6-) Ünal Karaman hocanın doğru stratejisi ve Trabzonspor’un çok istekli, mücadeleci oyunu.

7-) Sosa’nın maestro gibi oyunu, Nwakaeme’nin sürati ve çalımları, Onazi’nin Nijerya kartalı gibi mücadelesi.

8-) Galatasaray yönetiminin Gomis’in satılmasına rağmen forvet transferi yapmamasının etkisi. 


BELHANDA'NIN YELEĞİ
G.SARAY’a son darbeyi vuran, geçen seneden beri bir şey oynamayan Belhanda oldu. 

Oyunda zaten hiç yoktu ve ortaya çıktığında yaptığı ilk iş kırmızı kart görmek oldu. 

Donk ve Ndiaye gibi oyuncular varken ve Emre gelmişken, Belhanda’nın giyeceği tek şey yelek olur. 

Bu yenilgi her ne kadar ağır olsa da, hem hocanın hem de yönetimin ders çıkarmasını sağlayacak.


MAÇIN ADAMI: Nwakaeme

Trabzonlular eğlendi, Aslan kabullendi - Cem Dizdar / Fanatik

Son maçtaki 6 gollü galibiyetin üzerine Şampiyonlar Ligi kurasının moralini ekleyen Galatasaray’ın keyfinin yerinde olması anlaşılırdı. Ama futbolda sadece keyif yetmez.

Bu oyun, takım ve oyunculardan her an ciddiyetle hazır olunmasını, maça yüksek konsantrasyonla çıkılmasını ve tüm bunların yanı sıra uygulanabilir bir plana sahip olmayı talep eder. Tıpkı dün akşam Trabzonspor’da olduğu gibi.

Başlama düdüğüyle birlikte ‘Galatasaray dersi’ne çalışmış bir takım yayıldı sahaya. Trabzonspor, rakibinin güçlü göründüğü orta sahayı tek paslarla enine genişleterek onları tüm alanda koşmaya mahkum etti. Bu durum ikinci yarının büyük bölümünde de böyle sürüp gitti.

Topla oynayan Trabzonlular ile tribün ve televizyon başındaki Trabzonlular eğlenirken Fatih Terim’in takımı hadiseyi kabullenmişlik içinde çaresizce izledi.

Gecenin sorusu

Alanını hep birlikte doğru savunan Trabzonspor’un bol pasla rakibi enine ya da boyuna gezdiren oyunu anlaşılıyordu. Peki, Galatasaray’ın bu maçı değiştirmek için bireysel beceri dışındaki temel planı neydi?

Maçın starı

Hangisini söylesem? Onazi’yi, Nwakaeme’yi, Yusuf’u yoksa tek top ustası Sosa’yı mı? O zaman Olcay’a, ikinci golde arka alana attığı tek topla Galatasaray’ı felç eden Mustafa Akbaş’a ayıp olmaz mı?

Maçın olayı

Belhanda’nın manasız yere kendini attırması ve 60 ile 70 arası Trabzon takımı kendi alanında tek topla oyun kurup zamanı eritirken Galatasaray’ın da tıpkı bizim gibi olan biteni seyrediyor oluşu.

Kısa mesaj

Geçmişte batık bütçeleri göze alıp transferle göz boyanan ülkemizde zorunluluktan ölçülü transfer yapılınca lige nihayet denge geldi! Yine de dün akşam oyuna girenlerin tamamı yabancıydı! İlginç gelmedi mi?

İhanet gibi - Serhat Ulueren / Vatan

ASLINDA çok mutluyum. Sebebi basit; ligimize renk geldi, heyecan geldi. Kayserispor ve Trabzonsporlu oyuncuları alkışlıyorum. Çok haklı galibiyet aldılar. F.Bahçe ve G.Saray’ı sürklase ettiler.
 
DÜN maçı televizyondan seyrettim, Fatih Terim ve G.Saraylı futbolcular da farklı bir şey yapmadılar, onlar da stattan izlediler. Ama Terim ve oyuncular fena halde ayıp ettiler. Camiaya ve en önemlisi geçen sezon şampiyonluğu getiren ve her maç tribünleri tıka basa dolduran seyirciye ayıp ettiler, hatta ileri gidiyorum ihanet ettiler. Evet G.Saray adına bu maçın sonucu “İhanettir...”
 
HEPSİ ÇOK ŞIMARMIŞ
 
G.SARAYLI oyuncular da şımarmış, Terim de. Porto’yu, Lokomotif’i, Schalke’yi çekince havaya girmişler. Olabilir Gomis satıldı. Bence gariplik yok. Ama “en az 2 forvet alacağız” deyip sıfır çekmek, sonra da Ömer Bayram’ı takdim etmek yalanın dik alası oldu. Aslında transfer yapılmış yapılmamış o da çok önemli değil. Elinde Serdar, Donk, Rodrigues ve Ndiaye varsa oynatacaksın. Çünkü evinde oynamıyorsun ve sana bilenmiş Trabzon var karşında. Çünkü evinde öyle böyle taraftar kazandırıyor sana maçı. 
 
DÜN Burak Yılmaz oynasa maç 6 olurdu. Hadi onu da geçtim, Trabzon 3’ten sonra frene basmasa yine tarihi fark olurdu. Mariano, Maicon, Çalık, Nagatomo ve Fernando sanki afyon yutmuş gibiydi. Hele bir 3. gol var, anlatılamaz görmek lazım. Nwakaeme iddia ediyorum Beyoğlu’nda bu kadar rahat yürüyemezdi. Evet yürüye yürüye golünü attı. Sinan Gümüş ayağını bile uzatmadı gol öncesi.
 
DÜN gece beni en çok şaşırtan olay, Terim ve futbolcuların reaksiyon vermemesi, ruhsuz, isteksiz halleriydi. G.Saray elbette yenilir, hatta fark da yer ama bu kadar kalitesiz oynamamalı. Yenilen tüm gollerde en az suçlu Muslera. Artık gerisini siz düşünün. Bir gün gelir bu ihanetin bedelini ödetirler.

Yanlış planlama - Levent Tüzemen / Sabah

G.Saray'ın yenilgisini Belhanda'nın oyundan atılmasına bağlayamayız. Belhanda'nın skor 2-0 iken Yusuf Yazıcı'ya yaptığı acımasızca faul affedilemez. Evinde coşkulu oynayan Trabzon'a karşı 10 kişi kalmak maçı çevirmeyi imkânsız kılar. Erken gol zaten Galatasaray'ın planlarını bozduğu gibi Trabzonspor'u taktiksel ve moral olarak güçlendirdi. Belhanda'nın sorumsuzca gördüğü kırmızı kart G.Saray için maçı bitirdi. Belhanda'ya sert bir ültimatom gerekiyor. Faslı yıldız maça adeta pimi çekilmiş bomba gibi çıkıyor. Her maçın bir hikâyesi ve kadro planlanması vardır. Kazanan takım bozulmaz derler ama bazen kadro tercihleri rakibe göre değişebilir. Fatih Terim'in Belhanda- Emre Akbaba-Sinan Gümüş-Onyekuru- Eren Derdiyok ile hücum hattınıoluşturması aşırı bir fanteziydi. Trabzon'un erken golü bulmadan önce oyun planı, "Alan savunması yap. Top Maicon- Ahmet Çalık ikilisindeyken baskı yap ve orta alanda çabuk çoğal, savunmayı kalabalık tut" şeklindeydi. Ünal Karaman'ın planı aksamadı. Geriye dönüşleri tank gibi olan Maicon-Ahmet ikilisi varken Galatasaray'ın Trabzon kalesine çok adamla gözü kapalı gitmesi büyük hataydı.
Oysa Galatasaray'ın orta saha hâkimiyetini eline geçirmek ve rakibi karşılamak için Fernando'nun yanında ya hazır Donk'a ya da güçlü fiziğe sahip Ndiaye'ye ihtiyacı vardı. Başka bir formül ile Donk savunmada Ahmet'in yerine, N'diaye de orta alanda görev yapabilirdi. Trabzon 2-0 yapmadan önce tehditkâr oynuyordu. Trabzon'un sert oyunu Galatasaraylı oyuncuları yıldırdığı gibi sinirlendirdi. Terim'in oyun planına müdahale etmemesi ve oyuncularını sakin olmaları konusunda uyarmaması hataydı. Terim, bu ağır yenilgi sonrası ocak ayına kadar tek santrforlu süreçte Galatasaray'ı yeniden planlamalı.

Galatasaray'ın haini Belhanda - Ahmet Çakar / Sabah

Dün gece gördük ki Trabzonspor, son yıllardaki en rahat iç saha maçını oynadı. Yine herhalde G.Saraylılar dün geceki maçta, Şampiyonlar Ligi'nde kendilerini nasıl büyük bir tehlikenin beklediğini görmüştür. G.Saray defansif olarak çok kötü. Göbekteki iki oyuncu da çok ağır. Ayrıca atak oyuncularının çoğu ne pres yapabiliyorlar ne de ikili mücadele kazanabiliyorlar.
Trabzon oyuna golle başladı. Sahanın en iyilerinden biri olan Onazi, daha üçüncü dakikada takımını öne geçirdi. 'G.Saray toparlar mı' derken, Trabzon her kontratağa çıktığı pozisyonda tehlike yarattı.
Trabzon'un yeni transferi Nwakaeme, G.Saray defansıyla kedinin fareyle oynadığı gibi oynadı.
Attığı üçüncü golde G.Saraylı defans oyuncuları utanmalı.
Sosa da aldığı her topu hiçbir pres görmeksizin rahat rahat kullandı.
İkinci yarıda öyle aciz bir tablo vardı ki inanılır gibi değil. G.Saray 'atmayın' diyor, kendi sahasında bekliyor, Trabzon da rejenerasyon idmanında gibi pas çalışması yapıyordu. Ligi bilmem ama Şampiyonlar Ligi'nde G.Saray'ı çok iyi şeyler beklemiyor.
Hakem Fırat Aydınus mükemmeldi, Belhanda ise takımın haini. Hakeme 'beni at' dercesine gitti, zıplayıp rakibine bastı. Yazık çok yazık!

Trabzon, Alanya'ya benzemez - Rıdvan Dilmen / Sabah

İlk yarıyı statta izleyen bir kişi, "İkinci yarıya evde bakarım" deyip çıksa ve trafikten evine yetişemese bile çok şey kaçırmaz. İkinci yarıda güzel gol hariç hiçbir şey olmadı. Trabzonspor büyük kulüp... Uzun yıllardır şampiyonolmasa da büyük bir camia. Mazisi güçlü bir kulüp. Bence Galatasaray'ın 3 yıl üst üste puan çıkaramadığı deplasman yakın tarihinde yoktur, bakmak lazım. Trabzonspor duran topla 2 puan kaybetti geçen sene. Ekonomik problemlere rağmen hem takımı korudu, hem de eksikleri tamamlamaya çalıştı. Burak'ın sakatlığıyla Rodallega'ya dönüş mecburi de olsa fayda sağladı. Nwakaeme ayağına top gelince keyif veren bir oyuncu.
Galatasaray'ın bu kadar kolay kaybetmesi anormal ama Belhanda'nın maç 2-0'ken yaptığı işgüzarlıktı.
3-0'ken Galatasaraylı oyuncular psikolojik olarak, "Eyvah" dedi.
Muslera bile topu çok çabuk oyuna sokmuyordu. Özellikle Sosa önderliğindekontrollü bir oyunla ikinci yarıyı kilitleyen bir Trabzonspor vardı. Eren Derdiyok'un yeterliliğinin olmaması, hem de 10 kişi kalınması Galatasaray'ın hamle yapmasını engelledi.
Tek artı N'Diaye... 6-0'a rağmen Hıncal Uluç hafta içindeki yazısında bu tehlikenin altını çizmişti. Trabzonspor bir Alanya değil. Stat TT Arena değil. Özgüveni yüksek bir kulüp, kaçıncı olursa olsun.

***

MAİCON'UN İÇİNDEN GEÇTİLER

Maicon olağanüstü kötü günündeydi. Avantajlı pozisyondayken dahi topu rakibe kaptırdı son golde, birçok pozisyonda resmen içinden geçtiler. Ahmet'le birlikte büyük sorun yaşadılar, rakibe bu kadar müsaade ederek oynayamazsın. Sezonun en kötü performansını gösterdi.

Senin için hazırladığımız haberler