Süper Lig 22 takımlı olacak!

Salim MANAV - RÖPORTAJ

Türkiye, futbolda küme düşme kararının kaldırılmasını tartışıyor. Teknik direktör Metin Diyadin, küme düşmenin kaldırılacağını Radyospor'da dile getirmiş ve Ajansspor da bu iddiayı manşetine taşımıştı. Ve süreç Diyadin'i kısa sürede haklı çıkardı. Şimdi de bir başka teknik direktör ortaya büyük bir idda attı. Bülent Uygun, Süper Lig'in 22 takımla oynanacağını ile sürdü.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Nihat Özdemir, her ne kadar 22 takım iddiasını dün yalanlasa da Uygun, aksi görüşte. Bülent Uygun, küme düşmenin kaldırılmasından, ertelenen yeni yabancı kurulana kadar birçok konuda sorularımızı yanıtladı.

En çok tartışılan konuya ilişkin düşüncelerinizi neler; düşmenin kaldırılması kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Pandemiden dolayı düşmenin kaldırılması gerektiğini ta Nisan ayında söyledim. Normalde düşen takımlara TFF 1. Lig parası verilir ama Süper Lig'de oynayama devam eder. Süper Lig, 22 takım olacak. Yani alttan 4 takım alınacak. İkisi zaten belli; Hatay ve Erzurumspor... Üçüncü takım da bu akşamki Adana Demirspor-Fatih Karagümrük Play-off finalinde belirlenecek. O dördüncü takım da finali kaybeden olacak. Alınan kararlardan sonra zaten toplamda 4 takımın çıkması daha adil olacak.

İki takımın da çok tutkulu bir taraftarı var. Lige bu anlamda büyük renk katalar, değil mi?

Taraftarı olmayan ligin bir anlamı yok. Adana Demirspor,  Bursaspor,  Eskişehirspor, Kocaelispor, Sakaryaspor, Edirnespor Diyarbakırspor, Giresunspor,  Zonguldakspor ve Samsunspor gibi taraftarı olan takımların olmadığı ligi neyleyeyim.  Devlet reform yapmalı; sporcular olarak vergileri biz ödemeliyiz. Yöneticiler, borçtan sorumlu olmalıdır. Bir kereye mahsus olmak üzere, takım ismi ve şehir değiştirme hakkı getirilsin. Yani takımlar şehir değiştirsin.

TFF, yeniden 'artılı yabancı' kuralına döndü ve 3 yıllık da bir geçiş planı yaptı. Altyapıdan 11'e oyuncu koyma zorunluluğu da içeriyor. Ama karar 1 yıl ertelendi. Ne diyorsunuz?

Yabancı sayısından ziyade, kriterler önemli. Artısı eksisi nedir bilinmeyen denklem mi çözüyozur? Milli olma yaş sınırı gibi kriterler getirilmeli; az veya çok olmasının bir önemi yok.  '8+6'nın bir anlamı yok. Teknik direktörün gitmesine sebeb olur. Bu kiritere göre oynatmadığı yabancı oyuncu, kulis yapar ve yöneticiler de futbolcuya endeksli sistem kurdukları için, onun dediklerini yapar. İki maç kaybedersin "Suç sende" diye teknik adamı gönderirler. Her sene bir kontenjan düşüp, 7'ye kadar indir. Sonra serbest bırak sorun yok. Çünkü altyapıdan zaten sebil gibi topçu gelmiş olur.

Arma için oynayacak, terinin son damlasına kadar hakkını veren futbolcu olursa, yabancı da olur yerli de... Önemli olan kaliteli futbolcu  olmasıdır. Anelka, Alex, Hagi, Roberto Carlos, Wesley Sneijder, Drogba  gibi yabancılar geleçekse, sınırsız olsun yabancı. Bunlar hepimize keyif verir. Kaliteli futbolcuyla çalışmak da, onları izlemek de muhteşemdir. Benim isyanım, kendi yeteneklerimizi yetiştiremeyen sistemedir.

Altyapıları düzeltmeden yabancının serbest ya da sayılı olması bir şeyi değiştirmez. TFF yabancı sporculardan kestiği paralarla altyapılarla alakalı ne yaptı?Koskocaman bir hiç! Bu şekilde ne sayı inme kararı doğrudur ne de erteleme... Altyapıda su akmazsa, malzeme bulunmazsa, maaşlar ödenmezse, antrenman biliminden habersiz antrönerlerle çalışılırsa, bu iş olmaz, olamaz ve olmayacak da...

Akil hocalarımızdan hiçbirinin görüşü alınmıyor. Bunu akil hocalara sormayanlar, bizim bilmediğimiz neyi biliyorlar, merak ediyorum! Ben 15 senedir proje üretiyorum. Dillendiriyorum. Birebir konuştuğumuzda herkes bana "Senin dediğin kesinlikle doğru" diyor. "Uygulayalım" o zaman dediğimdeyse... Yapan eden yok! Herkes hemfikir olduğu projeler hayata geçirildiğinde sorunlar ortadan kalkacaktır. Kulüpler ve TFF altyapı antrönerlerini belirlerken alaylı olanların yanı sıra; antrenman bilimine hakim, sporcu psikolojisinden anlayan, genç, girişken, cesur, sporun içerisinden gelen ve aynı zamanda akademik kariyeri de olan teknik adamlarla desteklenen bir model ile bir futbol ekolü oluşturabilir. Olması gereken şudur: Alaylı ve mektepli karması yapılmalı. Bu kadar net ve basit...

TFF, kulüplerin altyapılarına nasıl katkı sunabilir?

TFF, altyapı antrönerlerinin maaşlarını vermelidir. Sözün ettiğim ekol için tüm Türkiye’de online ve interaktif eğitimlerin verilmesini sağlayıp, denetlemelidir. Tüm ülkede aynı futbol eğitimi uygulanmalı. Örneğin beraber hücum ve savunma prensipleri, pres ve geçiş oyunlarıyla gençlerimizin bireysel yetenekleriyle sentezlenmiş bir futbol ekolünü ortaya çıkarsınlar. Psikolojik, fizyolojik, anatomik antrenman parametreleri ışığında antrenman tekniklerinin uygulanması gözetilsin. Bu yöntemle gençlerimizin her birer elmas olacaktır.

Yeter ki gençlere olanak verelim. Hasan Hüseyin Acar, Nuri Fatih Aydın, Emre Demir, Nürettin Yıldız, Ahmet Kamil Çörekçi'yi 15 yaşında oynatma cesaretini gösterdiğimiz için kazandık.

Bir de rezerv lig tartışması var. Gençler için faydalı olur mu?

Rezerv ligler külüplere külfettir. Yabancı dahil, hiçbiri bu ligde oynamayı istemez.

Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Türk futbolun haline üzülüyoruz. Zaman zaman da üzülüyoruz, ara sıra da üzülüyoruz. Sık sık üzüldüğümüz oluyor, iyi de üzülüyoruz; hatta bazen toplu üzüldüğümüz de oluyor. Fakat genelde hep üzülüyoruz ve üzülmeye devam edeceğimiz kesin! Aman ha!, projeleri hayata geçiririrsiniz, bak o zaman hakikaten çok üzülürüz(!) Sakın yapmayın, dayanamayız bu üzüntüye; ülke olarak bunu kaldıramayız(!) Üzmeyin, maçlar için sevgilisini terk edip üzülmeye giden bu güzel taraftarları...

Yasal uyarı: Bu haber Ajansspor.com tarafından yazılmıştır, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.