Rıdvan Dilmen: "Galatasaray'ın kazanması halinde..."

17.11.2017 - 17:28 | Son Güncellenme: 17.11.2017 - 17:28

Rıdvan Dilmen: "Galatasaray'ın kazanması halinde..."

Rıdvan Dilmen, Beşiktaş-Teleset Mobilya Akhisarspor maçını yorumladı.

İlk yarı değerlendirmesi

İlk yarısı 0-0 biten mücadeleyi değerlendiren Dilmen, "Üç tane oyuncu var, iki tanesini değiştirecek diye düşünüyorum. Hepsinden önce Oğuzhan'ı alması lazım. Pozisyon sayısı çok değil. Tolgay da Atiba da öne doğru oynayamıyor. Sıralamada; Oğuzhan, Babel ve Cenk diye giderek kilidi açar. Akhisar bugün bu maçı 0-0 bitiremez. İmkanı zor olur. Bu kilidi açmak için de Oğuzhan, Babel ya da Cenk ile başlamalı." ifadelerini kullandı.

Devrede en azından şunu söyledim; imkanı yok puan almaları gol atamazsa dedim. Gol atamadan da gol yemeden bitirdiler. Yanılttılar bizi. 47 dakika boyunca tek kale oynuyorsunuz ilk yarıyı geçelim ikinci yarı da. Ancak hocaylan ilgili eleştiri yapmak doğru değil ancak, Beşiktaş'ın belli bir oyun formatı var. Bu oyun formatının dışına çıktığı zaman Beşiktaş dağınık bir görüntü ortaya çiziyor. Tabii Porto maçından öncesi rotasyon doğaldır.

Ancak Beşiktaş çıktığı 11 ile diyelim doğaldır. Ancak ikinci yarıya 4-4-2 ile başlayınca 4-2-4'e döndü sonra. Bu biraz yordu Beşiktaş'ı. İkinci bölgeye dönen topları aldığı için Akhisar takımı biraz gitti geldi oyuncular ve yoruldu. Oyunun sonunda tamamen yüklendiler ve 10 kişi kaldı rakip son 7 dakika dışında cılız sert hücum yapamadı Beşiktaş. Kora kor hani dönen topları alan Beşiktaş kuvvetli değildiler.

Beşiktaş yeteri kadar pozisyon buldu. Açıkcası Serkan Çınar'da yanlış attı Henrique'yi. Görmedi orada yardımcı oradan nasıl gördüyse anlamsız bir kırmızı kartla. Tabii rakip kırmızı kart görüp 10 kişi kalınca iyice yaslandılar. Bu kez kenarları sabırlı bir şekilde kullanıp orta yaptılar ama karambol oyunu oldu bu da Akhisar'ın işine geldi. Akhisar takımı çok iyi mücadele ederek bir puan aldı. 

Beşiktaş'ın ciddi 2 puan kaybı

Önündeki iki takım yarın oynuyor her skor yarayacaktır. Beşiktaş'ın en düşündürücü de üç maç üst üste evinde maç kazanamadı. Başakşehir, Trabzon hem de Akhisar maçlarını evinde kazanamadı. Bu maçlarda 3 maçta 3 puan desen kimse inanmazdı. 

Teknik direktörü ben bu anlamda eleştirmem. Bu maçı nasıl olsa yenerim diyordur Şenol hoca. Zorlu geçeceğini biliyordu ama oyuncuların daha fazla konsantre bir şekilde kazanacağını düşünüyordu. Hatta kenarda da 3 tane silahım var ki, ben Oğuzhan ile başlayıp Babel ile devam edip Cenk ile bitirir diye düşünüyordum. Hoca tersten başladı Cenk ile başladı Babel ile devam etti ve en son Oğuzhan ile.

Ama Oğuzhan'ı aldığında maç kopmuştu. Dolayısıyla arkadan ilk topları Medel'ten Oğuzhan aldı ve Akhisar sahasında kaldı top. Henrique'nin atılması aslında zamanda yetiyordu. 17 dakikalık bir süre vardı. Büyük bir kayıp. Hiç beklenmeyen. Başakşehir kaybedilebilir hatta Trabzon maçı. Ama Akhisar maçında hanesine mutlaka 3 puan yazmıştır Beşiktaş. Dolayısıyla geçen yıl ki ritminden Avrupa dışında daha geride olduğunu görüyoruz. 

Medel 4 kez ilk 11'de oynadı ve cezalı duruma düştü. Toplam 6 maçı var 4 maç oynadı dördünde sarı kart gördü ilk 11 oynadığı maçlarda. Bir de Tosic gördü haftaya ikisi de yok.

Bu takım bütünlüğü Oğuzhan ile olan sezon başından beri bir şey var. Oğuzhan geçen yıl en iyi oyuncusuydu bu yıl çok oynamıyor takımında. Özellikle Lucescu'nun milli takım kararından sonra bir den bire vahiy gelip iyi ay izlediği oyuncuyu bir den bire kadroya aldıktan sonra acaba Oğuzhan devre arası gidiyor mu? çünkü kriterlere uydurmak için mi yaptırdı diye düşünüyorum açıkcası. Bunu çok ve net söylüyorum belki de komplo teorisi kuruyorum ama bu geişmeler Oğuzhan'ı da etkilemiş olabilir. 

Oğuzhan'ın 25 kişilik kadroya girmeyip bir den bire girmesi ve o maçta 60. dakikada oyuna girip o maçla birlikte diğer bütün maçlarda ilk 11'de oynamasıda tuhaf. Herkesi oturtturdu herkesi denemek için almadı kadroya. Son iki Arnavutluk ve Romanya maçlarında oynattı Oğuzhan'ı. Bu bana biraz tugaf geldi. İnşallah yanılıyorumdur. Oğuzhan'ın geleceği hepimiz için çok önemli tabii bizim kardeşimizdir o fakat o anlamdaysa 4-5 hafta sonra belli olur. Şu ana kadar da kontrat uzatmadılar yanılıyor olabilirim. Bu da Oğuzhan'ın takımdaki performansını da etkiliyor olabilir. 

Şimdi acaba Oğuzhan gidecek mi oynatmıyor hocası milli takım hocası oynatmaya başladı. Kendi hocası oynatırken hocası almamıştı. Şimdi kendisi oynatmıyor Lucescu oynatıyor. Tuhaf bir durum var. İnşallah yanılıyor olabilirim. Oğuzhan'ın kafası burda değil onu görüyoruz. Ya hocasıyla ya da genelde bir problemi olduğunu düşünebiliyorum. Tabii ki Tolgay formda iyi oynuyor. Talisca 'yı da kesemez ama Oğuzhan gittikçe iyiye gideceğine geçen sene 1.5 sene müthiş bir performans gösterdi bir bakıma birazda kaybedilmiş görülüyor. Muhtemelen hocada pek düşünmüyor görünüyor. 

 

Ben 7 dakika uzatmayı normal buluyorum. Maç genelinde taktir haklarını Beşiktaş lehine kullandı ama maç sonu verilen 7 dakikayı normal buluyorum. Bir de Akhisar'ın lehine en olumlu şey kaleci maçın başından beri topu oyuna geç soktu. Bir tane hakem çıksında ilk yarıda kart göstersin. Öyle bir kahraman çıksın. Bir uyarsın, iki uyarsın üçüncüde çıkarsın versin. 

Penaltı pozisyonunda sarı kart. Bir de Medel'in pozisyonu var ilk yarıda kontrolsüz girdi evet Larsson'da topu kurtardı evet ama oyuncular almaz penaltıyı, öyle bir attıki kendini zaten hakem de o atışa penaltı verilmez.

Diğer Henrique'nin pozisyonunda eliyle vurduğunu acaba yardımcı tekme falan mı gördü, Medel de tekme yermiş gibi atınca kendini. Bu pozisyonda kaldırmak isteyen oyuncuyu Henrique elinle itmek istemiş. Pozisyon kırmızı kart değil sarı kart bile değil. Video hakem uygulaması olsa muhtemelen kart vermeyecekti devam edecekti oyun. 

Bir kere Beşiktaş'ın ligdeki dengesi şu yüden bozuldu: Altını çizelim. Andreas Beck gittikten sonra rakipsiz kalınca Gökhan Gönül idareli oynuyor. İki oynuyor üç yok. Bugün ilk yarıda hiç yoktu sonlara doğru biraz oyun düşünce gelmeye başladı. Beşiktaş hakketen çok önemli büyük 2 puan kaybetti.  Hiç hesapta olmayan. Bu puanları başka yerde kaybedebilirsiniz. Bu maç çok enteresan bir puan kaybı oldu. Son 5 haftaya girerken tak diye yanlarına gelecekti şimdi iki hafta sonra kendi evlerine Galatasaray geliyor lider olma maçına çıkıyor olabilirdi o maç. Veya yakalam şansı olabilirdi. Yarın Galatasaray'ın kazanması halinde veya Başakşehir'in kazanması halinde yani beraberliğin çıkması lazım geriden. 

Beşiktaş gibi bir takımın 12 maçın yarısını kazanamaması benim için büyük bir sürprizdir. Tabii ki şampiyonlar ligi vs ama bunun birinci sebebi tekrar söylüyorum yeni transferlerin geçtiğimiz 2-3 yıl gibi başarılı olmaması. Geçen sene oyuncular geliyordu çok iyi iş yapıp gidiyordular. Beşiktaş takım bütünlüğünü kaybetti oyun içerisinde. İlk yarıda yüzde 73 lerde oynuyordu sonlara doğruda arttırdılar. Problem çözmek için ilk yarıda 2-3 pozisyon buldular ama maçın genelinde Beşiktaş'ın ortalaması 8-9 tane gol pozisyonuna giren takımdır Beşiktaş. Bugün zorlandılar biraz. Orta saha oyuncularının Talisca'ın santrafor gibi oynamasından dolayı bir de Medel ile Tosic oynadığı için arkada ve öndeki Tolgay ve Atiba'dan topu alınca alıp dönüp gidebilen oyuncular değil. Yani pas ile giden oyuncular. Oğuzhan öyle değil. Oğuzhan tak diye gidiyor ikinci bölgeyi çok çabuk geçiyor. Cenk'e müthiş bir top attı klasık Oğuzhan pası iyi alamadı önüne oyuncu girdi. 

Ama artık bakacak Porto maçına alınacak bir puan ile grup lideri oluyor ve çok iyi oluyor. Şenol Güneş  bu maçı kazanırım ama Porto maçı çok daha önemli. Oyuncular anlamında baktığımızda oyuncular sadece maç konuşmasından sahaya geldiler ya ondan itibaren maça geldiler. Oynamayanlar için söylemiyorum ilk 11'e çıkan oyuncular için söylüyorum. Bakın kenardakiler için de söylemiyorum. Yani bu maçı nasıl olsa diyor bu maç 3.

Zaten oyunda o arzuyu göremiyoruz. Beşiktaş çok coşkulu bir takım. Evet hücum yapıyor, evet tek kale oynuyor evet top Beşiktaş'ta ama o ısıran vurmaması gereken yerde vuruyor bu Talisca içinde geçerli. 

Senin için hazırladığımız haberler