Rıdvan Dilmen: ''Galatasaray şampiyonluk yarışında...''

Rıdvan Dilmen, Gaziantep FK - Galatasaray maçını değerlendirdi. TFF Süper Lig’in 11. haftasında Gaziantep FK, Kalyon Stadyumu’nda Galatasaray ile karşı karşıya geldi.

Spor yorumcusu Dilmen, NTV’de yayınlanan Yüzde Yüz Futbol programında bu mücadeleyi ve spor gündemini yorumladı.

50 dakikada Gaziantep FK’nın Muslera’yı zorlayan hiçbir pozisyonu yok. Galatasaray’ın da üç-dört pozisyonu var ve ikisi gol oldu. Ömer Bayram’ın vuruşu çok şıktı. Ligde de diğer takımlarla acayip puan farkı yokken kazanma düşüncesi vardı. Gaziantep bu ligin kontra atak takımlarından biri.

Andone sakatlandıktan sonra oyun planı değişmedi aslında, o pozisyona Babel girdi. Adem ve Babel gezerek oynuyorlar. Galatasaray daha istekli, daha organize ve güvenli. Gaziantep FK’nın çıkışlarda çok ciddi top kayıpları var. Bunun sebebi de Galatasaray’ın önde pres yapması. Galatasaray’ı bu kadar diri beklemiyordum.

İlk yarıda dikkatimi çeken birinci oyuncu Ahmet Çalık. Ahmet Çalık üçlünün merkezinde çok dengeli ve sezgiler açık şekilde oynadı. Diğer dikkatimi çeken oyuncular, Ömer Bayram ve Lemina. Emre Taşdemir de etkili oldu. 

Cüneyt Çakır maçı hafife almış gözüküyor. Pek de koşmuyor, maçı idareli yönetiyor. Adem pozisyonunda doğru bir sarı kart. Ben Fatih Terim’in yerinde olsam, daha fazla çizgiye giden Adem yerine Babel’i çizgiye atarım. İkisi de fena değil. Ben merkezde Adem’in oynamasının daha doğru olduğunu düşünüyorum.

Muslera falan maç kurtarmadı. Muslera’nın kurtardığı pozisyon yok, bir tane ofsayt ile kesilen pozisyon var. Cüneyt Çakır’ın yönettiği maçları çok merak ediyorum. İzah ediyor, tekrarlatıyor. Emin olun top oyunda az kalmıştır. Maçı bitse de gitsek diye yönetti.

Aklıma Galatasaray - Konyaspor maçı geldi. 10 kişi Galatasaray ve Sivasspor, Real Madrid maçları geldi. Rakibe müsaade ettiği kadar rakip oynuyor Galatasaray’da. Kayserispor maçında da gitti geldi. Gol attıkça beklediler. İlk yarıdaki Antep’i beğenmedim ama ikinci yarıdaki Antep’İ hiç beğenmedim.

Üç farklı formatta oynadı Galatasaray. Atakta ve top rakipteyken oynanacak oyunun üç farklı formatta oynattı. Ahmet Çalık bana göre sahanın en iyi oyuncusuydu. Lemina’yı da beğendim. Geçen seneki Fernando gibi oynattı Lemina’yı. Çift forvet ama biri de kenarda kaldı. 

Galatasaray kötü giden sezonunda 19 puanı cebine koydu ve altı deplasmanını bitirdi. Liderin iki puan gerisinde ve maç fazlasıyla Beşiktaş’ın 4 puan önünde. Bu kadar kriz ortamında, skordan bahsetmiyorum, kötü oyundan sonra Madrid’den Antep’e gitmek doğru bir karardı. 

Galatasaray şampiyonluk yarışında mutlaka olacaktır. Gaziantep maçından çıkardığı eksiler ve artılar da olacaktır. Real Madrid deplasmanından zaferle dönülmüş olsa bu o kadar önemli bir galibiyet olmazdı. Madrid maçından sonra hemen bir deplasman kazanmak ilaç gibi oldu.

Fatih Terim’in forvet anlamında eli zayıfladı. Umarım Andone’de bir şey yoktur. Milli maç arası ama herhalde milli takıma gidemeyecektir. Oynamayı da seven bir oyuncu. Falcao ile ilgili bir yorum yapmamız doğru değil. Hoca da bilmiyor ne zaman döneceğini. Belki on gün belki daha fazla.

Futbolda küskünlük olmaz. Fatih Hoca o hatayı yaptı. Adem’i de bugün görme şansı oldu. Adem fena oynamadı. Gaziantep’i hiç beğenmedim. Takım dizilişi ve oyuncuların bireysel performansının hiç beğenmedim. Buna müsaade etmeyen bir Galatasaray da vardı. 

Bugün VAR’ı hak eden iki pozisyon vardı. Bir tanesi Djilobodji’nin pozisyonu, kramponla dize vurdu. Hakem hiç tereddütsüz bakacaktı ve kırmızı kart verecekti. Muslera’ya yan topta lehine verilen bir pozisyon var. Antepli oyuncu kafayı vurmak üzere gelmişti. Bu pozisyon VAR’a gitmeyi hak ediyor. Muslera topu yumrukladıktan sonra aldı ve oyuncuyu tuş etti.  Hakem Muslera’nın penaltısını atladı bana göre. 

Cüneyt Çakır’ın hayatında en az koştuğu maçlardan biridir bu maç. Bu yıl dört Şampiyonlar Ligi maçı oldu, ilk hafta görev aldı. Avusturya maçında net kırmızı kartı atladı. Şanssızlığı, UEFA Başkanı. Cezasını kestiler. Biletini de dondurdular.  Cüneyt Çakır, Şampiyonlar Ligi ve uluslararası maçlarda görev beklediği için motivasyonu düşük.

Ahmet Çalık’ı sahanın en iyisi olarak gördüm. Daha sonra da Lemina iyiydi. Bir maç olarak değerlendirmeliyim ama Feghouli’den bir çıkış bekliyorum. Galatasaray rakibini oynatmamak üzere sistemini kurmuştu. Rizespor ve Gaziantep FK karşısında neyi yapamadılar, üç ve dördüncü golü bulamadılar.

Başakşehir, derinliği en iyi kadroya sahip takım tartışmasız. 18 kişilik kadrodan şampiyonluğa oynayabilecek bir kadro çıkar. Her maç üzerine koyarak giden bir Başakşehir var. Başakşehir’in sezon sonuna kadar üstlerde olacağını düşünüyorum.

Fatih Terim’in hatası, sürekli oyuncular üzerinden gitmesi. Andone sakatlanınca ne yaptı, Babel’i soktu. Tecrübeli bir hocadan bahsediyoruz. Tabii ki disiplin önemlidir. Ben de hocalık zamanımda geç kalan bir oyuncuyu oynatmıyordum ama şimdi uyarırdım. Cezayı kime verirsin? Kulübe verirsin cezayı...

Fatih Terim kırıldı kızdı. Bazen kendi dünyasında kapatıp yönetimle halledebilirdi. Real Madrid karşısında bu takım, rakibinin yürüyerek altı tane atacağı bir takım değildi. Yürüye yürüye maç bitiriyorsunuz. Oyuncunun bilinçaltında yatan ‘Nasıl olsa gideceğim’.

Perşembe akşamı Avrupa Şampiyonası’na gitmeyi garantileriz, Andorra karşısında liderlik mücadelesi veririz. Çok emek verildi. Bugün de Ozan falan, gençlerimiz gol atmış. Orada oynamalarının da bizim için bir avantajı var.

İyi bir kuşak yakaladık. Şenol Hoca ve Lucescu’ya teşekkür ederim. Lucescu milli takımda başarısız olmuştur ama bu oyuncuların önünü açtı. Şenol Hoca da zaten artık kulüp takımı çalıştırmak istemiyordu.