Ortaya karışık!

09.11.2015 - 10:22 | Son Güncellenme: 09.11.2015 - 10:22

Galatasaray’ın başında çıktığı 52 maçta 33 galibiyet, 9 beraberlik, 10 yenilgili istatistiğe sahip Hamza Hamzaoğlu'na ’Sen teknik adam falan değilsin. Sepeti koluna, herkes yoluna’ diyecek bir başka futbol ülkesi var mıdır? Araştırıyorum.

Galatasaray’ın başında çıktığı 52 maçta 33 galibiyet, 9 beraberlik, 10 yenilgili istatistiğe sahip Hamza Hamzaoğlu'na ’Sen teknik adam falan değilsin. Sepeti koluna, herkes yoluna’ diyecek bir başka futbol ülkesi var mıdır? Araştırıyorum…

Ancak şunu çok iyi biliyorum ki; dün, bugün Hamza Hamzaoğlu’nun teknik-taktik bilgisini eleştirip ‘Hamza hoca gitsin’ diyenler ve daha da ileri gidip yerine gelmesi gerekeni bile işaret edenler ne bugün, ne de yarın Hamzaoğlu için iyi bir şey söylemeyecekler.

Hal böyleyken…

Ne demek istediğimi anlamış 3-5 okurum da vardır diyerek geçelim diğer konuya.

*******

Bursaspor-Beşiktaş karşılaşmasında bir tribün ilkine tanık olduk dün akşam.

Kapalı kale arkasında taraftar desteğiyle açılan bir otomobil reklamının pankartı ülkede endüstriyel futbolun geldiği son noktayı anlamamıza vesile oldu belki ama keşke olmasıydı. Keşke o tribün 150 bin lira karşılığında anlaşıldığı söylenen o reklamın bir parçası olarak değil yıllardır hafızalara kazınan hali-ahvali ile kalsaydı aklımızda.

Ben çok yadırgadım ve dahi yakıştıramadım.

Bilmem sebep olanlar ne düşünür?

*******

Hafta boyunca çok konuşuldu, yazıldı Karşıyaka-Göztepe derbisi.

Hatta bana göre çok da abartılarak gündeme taşındı.

Uzun bir aradan sonra iki takım taraftarının birlikte maç izleyecek olması önemliydi elbette ancak ne var ki maç saati gelip çattığında gördük ki dağ fare doğurdu.

Ne dolması beklenen tribünler dolmuştu, ne de tribünde asıl amaçlanan dostluk havası oluşmuştu.

Devamla ve asıl önemlisi…

Benim ‘Balon Yoksul Lig’ diye tanımladığım PTT 1.Lig’in bu çok önemli karşılaşması beni bir kez daha haklı çıkarırcasına futbol yoksulluğu ile de son buldu.

Sadece o mu?

Ya o futboldan yoksun 90 dakikanın en fakir futbolcusunun! yaptığına ne demeli?

Göztepe’nin Köln doğumlu defans oyuncusu Barış Başdaş’ın  24.dakikada rakibine sert müdahalesi ve sonrasında direkt kırmızı kart ile oyunun dışında kalması maçın önüne geçti.

Zaten güçsüz Sarı-Kırmızılılar o dakikadan sonra daha da zayıf düştü ve Karşıyaka sahadan istediğini alarak ayrılırken geriye futboldan çok her şeye şahit olduğumuz bir balon derbi daha kaldı.

Ne diyelim?

Şişirenlerin nefesine kuvvet !

*******

Geçtiğimiz sezon Mehmet Altıparmak ile can havliyle lige tutunan Denizlispor’da işler bu sezon da iyi gitmiyor.

Lig’de geride kalan 11 hafta sonrası 8 puanla 17. sırada yer alan Ege temsilcisinde gündemin en önemli maddesi teknik adam Mehmet Altıparmak’ın durumu oldu çıktı.

İçinde yerel gazetecilerin de olduğu bir grup tarafından sezon başından bu yana eleştiri sınırları aşılarak tartışılan hatta-hatta tribünden şahsına edilen ağır küfürlere maruz kalan Altıparmak ile Cumartesi akşamı 2-0 mağlup oldukları Altınordu karşılaşması sonrası görüştüm.

Gazeteci, teknik adamdan öte hukukumuz olan sevgili Altıparmak der ki:
"Ben yönetime istifamı vermeye hazırım. Verdim de. Yönetim bana git kafanı dinle gel sonrasında görüşelim dedi. Şimdi Ankara’da ailemin yanındayım Pazartesi akşamı Denizli’ye dönecek ve yönetimle tekrar bir araya geleceğiz ancak herkes şunu bilsin ki hakkımda ‘Tazminatını istiyor. Almadan gitmez’ şeklinde yayılan söylentiler tamamen yalan. Beni yakından ve iyi tanıyanlar bilir ki ben söz konusu Denizlispor ise böylesi şeylere tenezzül etmem. Kaldı ki sözleşmemde tazminat maddesi de bulunmuyor. Aksini iddia edenleri çok kez bunu ispata davet ettim. Hala da bu iddialarını ispat etmelerini bekliyorum.

Fazlası da var ama özetle bunları söyledi Mehmet Altıparmak.

Kaldı ki bu görüşmeyi haber veya yorum yazmayı düşünerek de yapmadım kendisiyle ancak

Denizlispor ve Mehmet Altıparmak cephesinde ben bu yazıyı kaleme alırken son gelişmeler şimdilik bundan ibaret.

Zaman her şeyin ilacı.

Bakalım bugünden yarına neler olacak?

Fakat emin olun ki eğer Mehmet Altıparmak gidince Denizlispor rahat nefes alacak ardından da  ligde üst sıralara çıkacaksa bilin ki buna en çok sevinecek olan gönderilmesini isteyenler değil bizzat Altıparmak’ın kendisi olacak!

Bu da böyle bilinsin.

*******

Neresinden tutsanız elinizde kalan alt ligler futbolunun haber, yorumculuğundan uzak durmaya gayret ettiğim bu sezonun ilk yorumu ile bitirelim yazıyı.

Mevzu Kartalspor.

Hani yıllardır altyapısında yetişen oyuncuları üst liglere taşıması ile gündeme gelen ama ondan öte iyi ne yaptığı tartışılır bir garip futbol kulübü Kartalspor.

Garip diyorum kimse alınmasın ama hakikaten garipliklerle dolu bir camia.

Bakın şimdiler de neler oluyor Kartalspor’da.

Sezon öncesi olası transfer yasağı ve -7  puan badiresini son anda atlatan…

İki hafta öncesine kadar takımın aldığı kötü sonuçlarla dertlenen, endişelenen…

O arada yerel dolma kalemlerin! hedefi olan…

Ancak üst-üste alınan 2 galibiyetle biraz olsun rahatlayan…

Geçtiğimiz yıl Kasım ayında seçin ile göreve gelen Binali Aydın bu kez başka sebeplerle dertli, endişeli.

Neden mi?

Çünkü o dönemde Aydın’ı seçin diyen şimdiler de Binali Aydın’a seçim diyor.

O seçim iddia o ki Aydın’a kulüpten el çektirmeye yönelik üstelik.

Görev süresi devam eden ve olağan üstü kongrenin takıma zarar vereceğini düşünen Aydın da ‘Ne gerek var şimdi bu seçime?’ diyor tabii ki.

Kartalspor Başkanı Binali Aydın’ın seçime hayır gerekçeleri bundan ibaret değil elbette.

Çok daha fazlasını da söylüyor Aydın ve beraberindekiler.

O söylenenlerin muhataplarıyla da konuşmadan bir şeyler yazmak bana göre değil.

Ancak…

Mesela Aydın’ın sosyal medya hesabından paylaştığı ‘Birilerini üzdük ama Kartalspor yine galip’ mesajının muhatabının seçim isteyenler olduğunu söylememe gerek yoktur değil mi?

Seçime destek veren ‘dolma kalemlerin’ kim olduğunu da bilmeseniz de olur mu şimdilik?

Olur, olur.

Uzatmayalım.

Kartal’da Kartalspor’da aklınızın almayacağı çok şey olur.

Gün ola harman ola.

Kalın sağlıcakla.

@bymustafayasar

Senin için hazırladığımız haberler