Norveç'te bir peri masalı! Bodö mü gol değil...

Mert ELAM-AJANSSPOR

2019 yılı başıydı. Bodö Glimt bir önceki sezonu küme düşme hattının üç puan üzerinde 11. sırada tamamlamış, spor yorumcuları onları 2019 sezonu için küme düşmenin en büyük iki adayından biri olarak göstermişti. Ligde ilk üç maçlarını kazandıklarında herkes büyük bir şok geçirdi. Tabii bu sadece bir başlangıçtı. 16 takımlı ligde 19. haftayı liderlik koltuğunda geçtiler. Sonda ise güçleri yetmedi ve ligi Molde’nin ardında ikinci sırada bitirdiler. 2020 sezonundaki başlangıçları ise bir hayli görkemliydi. İlk 10 maçta fire vermeden 30 puan topladılar ve bir daha da arkalarına bakmadılar. Norveç’in bu mütevazı takımı nasıl olmuştu da iki senede zirveye oynayan, gol rekoru kıran bir takım haline gelmişti? Neydi sırları?

Milat 2017!

Aslında her şey 2017 yılının başında başladı. Yeni bir yapılanmaya giden Bodö’de teknik direktörlüğe bir önceki teknik direktörün yardımcısı Aasmund Björkan getirildi. Onun yardımcısı ise Kjetin Knutsen oldu. O sezon Norveç 2. Ligi’nde mücadele eden takım açık ara farkla şampiyona olarak tekrar en üst lige (Eliteserien) yükseldi.

2018’de ise Björkan sportif direktörlük görevine geçti ve Knutsen de takımı devraldı. 4-3-3 sistemini oturtan Knutsen kulübün transfer politikasını da kökünden değiştirdi. Uzun yıllar alt liglerde çalışmasının avantajıyla takıma potansiyeli yüksek, genç ama pek göz önünde olmayan isimler kazandırdı.

Aynı zamanda oyun mantalitesi de baştan aşağı değişti. Kendilerine Klopp’un Liverpool’unu örnek aldılar. Yani hücum presle birlikte daha çok rakip yarı sahada oynayan, enerjik ve dinamik bir takım olmayı hedeflediler. Sahaya bu kadar fazla enerji koymak için yaş ortalamasının düşmesi gerektiğini bilen Knutsen-Björkan ikilisi, ki kendilerine Norveç’te “Dream Team” (Rüya Takım) diyorlar, takımın yaş ortalamasını bir hayli düşürdü. 2020 sezonundaki yaş ortalamaları 23.7. Stromsgodset’ten sonra (23.1) ligin en genç ikinci takımı konumundalar. Takımda 30 yaş ve üzeri futbolcu bulunmuyor. En yaşlı isim 29 yaşındaki Vegard Moberg.

Takımdaki dört yabancıdan biri olan Danimarkalı kanat Philip Zinckernagel, de başarılarının anahtarını şu sözlerle ifade ediyor:

“Agresif ve ofansif oyun anlayışı. Rakibi koşularla yıpratmadığımız, onlara kendi yarı sahalarında baskı yapmadığımız maç yok. Topu bir an önce geri kazanmak istiyoruz. Beklerimiz ileride pozisyon alıyorlar. Biz hücum oyuncuları da savunmayı en ileriden başlatıyoruz.”

Bodö bu oyun anlayışıyla bu sezon 25 haftası geride kalan ligde 85 gol kaydetti (Maç başına 3.4 gol). Rekor 72 golle Molde’ye aitti. Daha ligin bitimine 5 hafta var ve rekoru inanılmaz bir yere taşıyabilirler. Bu sezon ligde rakip filelere her maçta en az 2 gol atmaları da cabası.

Savaş pilotuyla çalışmaya başladılar! Ama neden?

2017 yılı gerçekten Bodö için bir milattı. Teknik direktörlüğe gelen Björkan ve onun yardımcısı Knutsen, o sezonun başlangıcında eski savaş pilotu Björn Mannsverk’i ekibe dahil ettiler. Afganistan ve Libya’da görev yapmış bir savaş pilotunun bir futbol takımında ne işi var dediğinizi duyar gibiyim.

Uzun yıllar Norveç Hava Kuvvetleri’nde görev yapan Mannsverk, 2010’da pilotlar için düzenlenen mental hazırlık programına katılıyor. Burada öğrendiklerini günlük yaşantısında da uygulayabileceği fark eden Mannsverk iyice bu konu üzerine eğiliyor ve bunun uzmanı oluyor.

Kaderin bir cilvesi olacak ki Bodö de orduya gidip mental destek için yardım istiyor. Onlara Mannsverk’i öneriyorlar. Ve macera başlıyor.

Futbola uzak olan Mannsverk Bodö’de futbolcularla bire bir seanslar yapmaya başlıyor. Şimdilerde ilk 11’in değişilmezi olan Seltnaes, o dönem tamamen demotive durumdaydı ve futbolu bırakmayı düşünüyordu. Fakat Mannsverk’in gelişi ve onunla yaptığı seanslar işleri değiştirdi. Seltnaes şu anda futbolunun zirvesinde.

Eski savaş pilotu futbolcularla ne konuştuğunu şu sözlerle özetliyor:

“Onlarla 1.5-2 saatlik bir konuşma yaparak başlıyorum ilk olarak. Nelerden zevk aldıklarını, nasıl düşündüklerini, futbolun onlara hissettirdiklerini konuşuyoruz. Sonra onları hayatla ilgili, değişik konularla ilgili düşünmeye zorluyorum ve aslında çok fazla enerji harcamamamaları gereken ama buna engel olamadıkları problemler hakkında çalıştırıyorum. Burada amaç onları futbola daha iyi konsantre edebilmek. İşlerini kolaylaştırmaya çalışıyorum.”

Mannsverk’in Bodö’de iki kuralı var. Birincisi her şeyin gönüllü olmasını istiyor. Futbolcuların zoraki bir şekilde seanslara katılmalarını istemiyor. Mesela Milan’a 3-2 kaybettikleri maçta yaptığı iki asistle dikkatleri üzerine çeken ve ardından 5 milyon euroya Milan’a transfer olan Jens Petter Hauge bu seanslara katılmak istememiş. Bunu saygıyla karşılıyor. Diğer kuralı ise işiyle futbolu birbirine karıştırmamak: “Ben bu kulübün menajeri değilim. Onlara mutlu olmaları ya da daha çok çalışmalarını söyleyemem.”

Peki futbolla alakası olmayan biri neden bir futbol takımında görev yapar? Mannsverk, futbol takımıyla ordunun birbirine benzediğini düşünüyor: “Tıpkı orduda olduğu gibi futbol takımlarında da kolektif uyum çok önemli.”

Bodö, Mannsverk sonrası her idman öncesi meditasyon yapmaya başlamış. İdmanlar da maçlara kadar önemli burada. Mesela orduda kullanılan şu sözü söylermiş futbolcularına: “Train as you fight” (savaşır gibi idman yap).

Ligi ikinci bitirdikleri 2019 sezonu öncesi yaptıkları hazırlık kampı tam olarak bu mottoya uygun şekilde geçti. O dönem tam 9 hazırlık maçı yapan Bodö bu maçları bir hayli ciddiye aldı ve totalde 8 galibiyet ve 1 beraberlikle tamamladı. Bu maçlarda rakip filelere 36 gol atarken kalelerinde sadece 5 gol gördüler. Yeni sezon için puan, gol veya sıralama hedefleri yoktu. Sadece atak oynayıp gol atmak ve oynadıkları futboldan keyif almak istiyorlardı. Fakat bu maçlar bir şeylerin habercisi gibiydi.

Bodö’nün Norveç’teki başarıları Avrupa’daki diğer takımların dikkatini çekmeye başladı. Milan, Hauge’yi transfer ederken takım içinden birçok futbolcunun transfer yapması bekleniyor. Peki bu durum Bodö’yü endişelendiriyor mu? Pek sayılmaz. Artık bir cazibe merkezi haline gelen Bodö, genç yeteneklerin transfer olmak istediği bir takım haline geldi. Çünkü biliyorlar ki burada hem oynanan futboldan keyif alacaklar hem de kendilerini geliştirip Avrupa’nın devlerine transfer olma şansı elde edecekler.

55 bin nüfuslu bu küçük şehrin takımı Norveç’te tarihin akışını değiştirdi. İlk kez Kuzey Kutup Dairesi’nin kuzeyinde olan bir kulüp şampiyonluk yaşadı. Elde ettikleri zafer bir günde gelmedi elbette. Ortaya bir vizyon koydular. Bunda ısrar ettiler. Çok çalıştılar. Pes etmediler. Ve en sonunda da ipi göğüslediler. İşte bu kadar basit.

(Bodö Glimt takım sayfası)

Şampiyon kadro:

• Joshua Smits
• Nikita Haikin
• Marcus Andersen
• Marius Lode
• Marius Höibraten
• Brede Moe
• Isak Helstad Amundsen
• Frederik Andre Björkan
• Aleksander Foosnaes
• Alfons Sampsted
• Patrick Berg
• Ulrik Saltnes
• Sondre Fet
• Hugo Vetlesen
• Morten Konradsen
• Vegard Moberg
• Elias Kristoffersen Hagen
• Runar Hauge
• Sebastian Tounekti
• Philip Zinckernagel
• Ola Solbakken
• Kasper Juncker
• Victor Boniface
• Mads Fagerli Halsöy