Neye niyet? Neye kısmet? (2)

30.12.2015 - 12:41 | Son Güncellenme: 30.12.2015 - 12:41

Adanaspor’da ne kadar istikrardan söz ettiysem, Demirspor’da da bir o kadar yenilikten bahsedeceğim...Sedat Sözlü başkanlığındaki yeni yönetimden...Osman Özköylü yönetiminde ki teknik ekipten...% 85 oranında yenilenen futbolcu kadrosundan...

Adanaspor’da ne kadar istikrardan söz ettiysem, Demirspor’da da bir o kadar yenilikten bahsedeceğim...Sedat Sözlü başkanlığındaki yeni yönetimden...Osman Özköylü yönetiminde ki teknik ekipten...% 85 oranında yenilenen futbolcu kadrosundan...

Sezon başında yönetimin başına, Demirspor aşığı Sedat Sözlü’nün gelmesi ve aynı zamanda Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün kardeşi olması, Demirspor adına büyük bir şanstı.

Yönetiminde Adana’nın önde gelen isimlerinin bulunması, taraftarın ümidini bir kat daha arttırıyordu... Osman Özköylü ile teknik direktörlük konusunda anlaşmaya varılması sonucu taraftara,‘’Bu iş, bu sene tamam’’ mesajı veriliyordu. Zira, Osman hoca  son 5 seneye bakılırsa, bu ligin en başarılı hocası idi ve istediği takımı kurabilecek imkanlar kendisine tanınmıştı. Sadece, sıkışık zaman handikapı vardı...

Kadro oluşturmaya kaleye Oğuz- Emrullah ve Lokman alınarak başlanılmıştı...Çok güvendiğim kaleci Oğuz, bir türlü istenen istikrarı yakalayamamış ve daha ilk yarı bitmeden takımdan ayrılmak zorunda kalmıştı. Emrullah, forma şansı yakaladığı ilk maçın ısınmasında sakatlanmış ve bugüne değin sahalardan uzak kalıyordu. Lokman ise çok az bulduğu şansı değerlendirememiş, Oğuz ağabeyi gibi o da, daha ilk yarı bitmeden takımdan uzaklaştırılmıştı. Son iki maça Adana, altyapıdan kaleci Ahmet ile çıkmıştı ve Ahmet kazanılıyordu...

Defansın sağ kanadında Uğur Akdemir ve Zafer Çevik görev alıyor, bu oyuncular takımına yeterli katkıyı koyamayınca, ilk vedalaşılan oyuncular listesinde yer alıyordu. Daha sonraları sağ bek görevi, sol ayaklı Ahmet Burak Solakel’e veriliyor, devşirme bir oyuncu ile bir yerlere varılmaya çalıyordu. Defansın soluna ise Süper Lig deneyimli Şenol Can alınıyor ama bir türlü beklenen verim alınamıyordu.  Defansın göbeği iki yabancıya yani Mojsov- Fereira ikilisine teslim ediliyordu. En uyumlu olması gereken tandem bölgesine, çok farklı iki kültürden gelen iki oyuncunun alınması, daha başlarda taraftarları şaşkınlığa uğratıyor ve bugünlere değin defans hattı, Demirspor’un en yumuşak karnı oluyordu. Bu bölgede takviye olarak kullanılan Anıl Sarak, Ozan ve Aykut’ta  bir türlü‘’aranan kan’’ olamıyordu...

Ön libero, sezonun ilk yarısı boyunca Attamah-Emin ikilisinden oluşuyor, Attamah’ın maç maçı tutmayan inişli çıkışlı grafiği, Emin’in klas ayaklarına karşılık, bir türlü yükselmeyen temposu ve her ikisinin de gol noktalarına yaklaşamaması, ön liberodan oyun kurgusu planlarını aksatıyordu. İbrahim Moro, transfer hatası sonu ilk yarı maçlarında görev alamıyordu...

Sezonun ilk yarısında Demirspor’un bütün yükünü çeken bölge forveti oluyordu. Sol kanatta Burak Çalık formayı sezonun ilk maçında kapmıştı çıkarmamacasına. Üstelik oynadığı oyun ve attığı gollerle, bir anda taraftarların sevgilisi oluyordu. Santforda yeni transfer Pote, oynadığı ilk maçta adına kurgulanan transfer şüphelerini ortadan kaldırıyor ve attığı gollerle bu ligin en iyi golcüleri arasına giriyordu. Geçen sene yıldızı parlayan Özgürcan, bir türlü formayı kapamıyor, maçın sonlarında ve kupa maçlarında sahne alıyordu. Forvetin sağında Hüseyin Kala, bu bölgenin bütün yükünü taşıyor, çok çabalamasına karşın verimliliği bir türlü istenen düzeye gelemiyordu.

Zaman zaman Astefei kendisini zorluyor, o da kendisine beslenen ümitleri boşa çıkarıyordu. Zaten forvetin bütün gol yükünü Burak- Pote ikilisi çekmiş, Hüseyin ve Astefei birer golde kalarak bu ikiliye bir türlü ayak uyduramamıştı. Forvet arkası denilen bölgeye büyük ümitlerle ve büyük bütçelerle alınan Anıl Taşdemir, bir türlü istenileni verememiş, gol sayısına katkıda bulunamamış ve zaman zaman formasını Umut’a ve Timur’a kaptırmak zorunda kalmıştı...

Futbolcu kadrosunu böyle özetledikten sonra ‘’Aslan payını’’ taraftara açmam lazım...Zira, Şimşekler takımlarına öyle bir destek veriyorlar ki, iç saha, deplasman demeden...Passo lig satışları, tribünü dolduruşları, Süper Lig takımlarını kıskandıracak düzeyde...

Teknik direktör Osman Özköylü zaten agresifliği ile tanınan bir hoca... Saha kenarındaki hırslı hareketlerinin, futbolculara olumlu katkı yaptığını düşünen bir hoca... (Hoca öyle düşünebilir ama ben zaman zaman bu hareketlerin oyuncular üzerinde panik ve gerilim yarattığını da düşünüyorum.) Kaybedilen maçlarda hatayı hakemde aramayı alışkanlık haline getiren ve abarttığında aldığı cezalar nedeniyle takımının başından uzaklaşmak zorunda kalan hoca... İstifasını veren ancak Sedat başkanın toleransı ile takımının başına geri dönen hoca...

Özetle...

Adana Demirspor, Osman hoca sayesinde bir transfer fiyaskosu yaşamıştır...Takıma yeterli katkıyı koyan oyuncular listesine Burak- Pote- Attamah üçlüsünü yazarken, dördüncü ismi seçmekte zorlanıyorsunuz... Sezon sonunda zirvede yer almak istiyorsa, 8 nokta transfer gerekiyor...

Senin için hazırladığımız haberler