Mustafa Cengiz'den gündem yaratacak açıklamalar: 'Ndiaye transferi...'

Galatasaray'ın yeni başkanı Mustafa Cengiz, Sözcü'ye çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Mustafa Cengiz'in öne çıkan açıklamaları şu şekilde:

“Bizim amacımız mayısa kadar 4-5 aydan bu yana ötelenmiş irili ufaklı 2 bin liradan 2 milyon Euro'ya kadar bütün ödemeleri temizlemek, transfer yasaklarını çeşitli dallardan kaldırmak ‘finansal fair-play'den kaynaklanan önümüzdeki dağ gibi sorunları kaldırmak, Ferhat'ın dağları delmesi gibi mücadele etmek.”

“UEFA’da 9 Şubat'ta olan randevumuzu 9 Mart'a ertelettik, rica ettik. Geldiğim günün ertesi günü ‘monitoring' vardı. İki ‘head officer' ile görüştüm, geldiler teşekkür ettiler. Bir konuşmamız oldu. Sonra bize UEFA merkezden gelen haber, ben tabii geçmiş yönetimleri eleştirmek için demiyorum sakın yanlış anlamasınlar olumlu ilk defa bir temas kurabildik yönündeydi. Onlara durumu açıkladım. Biz bir Chelsea değiliz. Galatasaray'ın durumunu, yeni yönetim olduğumuzu, yeni yönetime bir fırsat verilmesini anlatarak istedim. Kuruluştan, Ali Sami Yen'den Dursun Özbek'e kadar tüm yöneticilere değer veririz. Eskiyi kötüleyerek bir yere varılmayacağını biliyorum."

“Ayrılırken güzel bir görüşmemiz oldu. Fakat tekrar görüşeceğim kendisiyle…”

“Fatih Hoca ile mükemmel bir diyaloğumuz var. Biz çağdaş bir sistem düşünüyoruz. Ben Galatasaray Spor Kulübü'nün başkanıyım. Branşlarda sorumluluğu ise teknik direktörlere istiyoruz. Hocamız da tam bu iş için ideal bir isim. Bizim düşüncemize biçilmiş bir kaftan. İdeal bir yönetici. Basketbolda, voleybolda, futbolda hatta amatör sporlarda profesyonelleşmiş kişilere tümüyle bırakmak istiyoruz. Hoca sağ olsun tek başına götürüyor.”

“Şu anda bütün futbolun sorumluluğu Sayın Fatih Terim'e aittir. Adına isterseniz futbol direktörü, futbolun başkanı ya da futbolun patronu deyin. Fatih Hocam doğrudan direkt yönetime hatta bana karşı sorumludur. Mükemmel bir diyaloğumuz var. Abdurrahim Bey'e bağlı değil, paraleller. Abdurrahim Bey (Albayrak) yardımcı oluyor. Ben Abdurrahim Bey ile 30 yıldır tanışıyorum. 25 yıllık tribün arkadaşıyım, önlü arkalı oturuyorduk. Abdurrahim Bey'i bildiğimi zannederdim ama onun bu kadar fedakâr, özverili Galatasaraylı olduğunu yan yana çalışınca gördüm.”

“Fatih Hoca fedakârca çalışıyor, ilan ediyorum. Osmanlıspor maçı için ‘Neden Fatih Hoca sessiz, gülmüyor' diye yazıldı. Bilmiyorlar ki maç sabahı bir serum yedi, maça çıkmadan önce bir serum daha yedi. 3 gün hasta yattı. Devam edeyim Abdurrahim Albayrak da grip olmuş yatıyordu. Ben günde 4 saat uyuyorum. Gece buradan eve gidiyorum, sabah 8'de kalkıyorum. Hoca geçen gün söyledi kimse anlamadı: Emekçi… Burada insanlar sabahlara kadar çalışıyor. Biz enkazı değil Galatasaray'ın önünü açmaya çalışıyoruz. Galatasaray'ın sorunları 4-5 aylık değil uzunca bir süreçten geliyor. 10-15 yıllık sorunlar…”

“Kesinlikle. Teveccüh gösterildiği anda devam edeceğim. 3 sene değil daha önce söylemiştim 33 sene, ömrüm izin verirse tabii devam etmek isterim.”

“Mali kongrede dedikodular çok. Neyse o çıkacak. Biz de bunların analizindeyiz. Net değil ama martın 3. haftası arkadaşlar çalışıyor, mali kongrede şeffaflık sözümüz var. Şeffaflık! Galatasaray'ın mahremine, G.Sarayımıza zarar vermeyecek her tür bilgiyi şeffafça paylaşırız ama şunu da yapmayız: Galatasaray'a zarar verecek diye arkasına saklanamayız.”

“Bizim sistemimizi oturtmamız gerekir. Bir İsviçre saati gibi tıkır tıkır tıkır işleyen bir sistem bulmaya çalışıyoruz. Özel sektördeydik ama devlet geleneğinden geldik. Biz mükemmeliyetçiyiz; perfeksiyonist… Biz hastayız! Bu anlamda görevde kaldığımız sürece bilinsin ki burası tıkır tıkır işleyecek. Medyayı da dedikodulara muhatap bırakmayacağız. Bize biraz süre tanıyın. Toplamda 5 işgününde, sadece Ndiaye transferinde kazandırdığımız para 2.8 milyon Euro. Dün Bakanımız Mehmet Şimşek de cari açığı kapatmaya katkıda bulunduğumuzu söyledi. Geçmiş yönetime de teşekkür ederiz. Çünkü Ndiaye'yi geçmiş yönetim transfer etti, teşekkür ederiz. Bizim davamız G.Saray, bunu lütfen unutmayın.”

“Ndiaye teklifini masada bulduk. Dursun Bey (Özbek) incelemeye vakit bulamamış. 14.5 milyon Euro bize, 600 bin Euro imaj hakkı, yüzde 10 menajer payı falan filan.. Neden yüzde 10? Menajeri nemalandırmayalım dedim, alacakları parayı azalttım. Biz 2.8 milyon Euro fazlasına artı yüzde 15 bonusla sattık.”

“Hem Beşiktaş hem Fenerbahçe değerli sermayemiz. Onlar olmasın diye bir şey kabul edilemez. Kulüpler Birliği çıkışında şoka girdim. Bütün başkanlardan rica ettim Ankara'ya gidecektim devlet ile görüşmem vardı, saniyem yoktu. Herkesten rica ettim, kapıyı açtım bir televizyon. ‘Kusura bakmayın' dedim onlara da çünkü pusu gibi gelmişti. Ama Beşiktaş TV dediler durdum. ‘Canlı yayın mı' diye sordum, ‘Evet' dediler. Bağlandık, konuştuk. Ben de şaşırdım ama çok da hoşuma gitti. GS TV'de de aynı şey olmalı, ben tabii karışamam. Beşiktaş ve Fenerbahçe bizim en değerli rakiplerimiz. Bu sözcüğe dikkat edin. Büyük devletlerin güçlü rakipleri olur. Olmalıdır, olmak zorundadır. Eğer yoksa bu devlet büyüyemez. İpek böceğine koza gerek. Eğer kozayı parçalayamazsa ipek böceği olamaz.”