Mehmet Demirkol: "Galatasaray tek adam yönetimine geçti"

22.10.2018 - 10:59 | Son Güncellenme: 22.10.2018 - 13:59

Spor yorumcusu Mehmet Demirkol, gündeme dair açıklamalarda bulundu

Mehmet Demirkol: "Galatasaray tek adam yönetimine geçti"

Spor yorumcusu Mehmet Demirkol, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Demirkol'un açıklamalarından Ajansspor'un derledikleri şu şekilde:

Bizim memlekette Ferguson falan olunmaz

Bizim memlekette Ferguson falan olunmaz. Zaten hoca olabildiği kadar oldu. Zaten bizim bir Ferguson'umuz olabilecek olsaydı Fatih hoca Ferguson'u geçerdi. Ferguson'a derlerdi ki bizim Terim'i miz oldu. Bizim sistem bunu kabul etmiyor bir süre sonra ayrılınıyor. O kadar uzun süre devam etmiyor. İki taraftan biri olmuyor. Çünkü bizde sabır yok. 5 maç ters gidince ne olduğunu görüyoruz. Anlayışın değişmesi lazım. Fenerbahçe'ye bakabilirsiniz. Her şeyi değiştirmeye çalışıyor. Devrim bilmem ne. Hatta bütün sistemi değiştirmeye çalışılıyor. Şimdi 5. haftadan başladılar Cocu gitsin demeye. 

O yüzden Abdürrahim Albayrak'ın sözüne geri döneyim. Bizim bir Ferguson'umuz falan olmaz. Bizim Fatih Terim'i miz olur. Bizim Ferguson'umuz olabilmesi için Abdürrahim Albayrak'ın olmaması lazım. Yanlış anlaşılmasın kendisi ile alakalı bir şey söylemiyorum. Sistem olarak öyle birinin olmaması lazım. O İngiliz işi bize uymuyor.

Bu işin doğrusu zaten Fatih hocanın burada emekli olması. Ama Türkiye'de bu iş yürümez. Burada yönetimler, başkanlar, Abdürrahim Albayrak vs değil artık. Fatih Terim'in yanında hep çok güçlü bir figürler vardı. Fatih Terim - Ünal Aysal, Fatih Terim - Faruk Süren, Fatih Terim - Özhan Canaydın. Yanında hep güçlü yönetimler vardı, sahada da öyle. Hagi'ler, Sneijder'ler, Drogba'lar. Şu anda durum farklı. Şu an tek. Ne sahada var ne yönetimde var. Yönetimin kim olduğunu taraftarın açısından hiçbir önemi yok. Tek adam yönetimine geçmiş bulunuyor Galatasaray.

Volkan dönecekse tamam. Fenerbahçenin, içerde, dışarda negatif hiçbir şeyi kaldırmıyor kulüp. Her şeyin pozitif olması lazım. 3 Temmuz büyük bir badireydi. Korkunç bir şeydi. Büyük camiaları baskı altına aldığın zaman, burası neşeli bir yerdi. Pırıltılıydı buralar. Şimdi sürekli negatif. Bunların kalkması lazım. Dolayısıyla Volkan'ın antrenmanda bile suratını asmaması lazım.  İşler kötü gidiyor, bu takım geçen senekinden kötü dediğin anda bunu kulübün kaldıracak durumu yok.

Volkan'ın özrü iyi niyetli bir özür. Özür dileyecek bir şey yapmamış olmama rağmen, madem icap ediyor özür dileyim. Buna gerek yoktu. O zaman özür dileme. Ancak şöyle söylese daha iyi olurdu: "Ben Fenerbahçe için asla kötü bir şey yapmak istemem. Ancak zarar verdiğim düşünüldüyse özür dilerim."

Volkan'ın beni ilgilendiren tarafı performansıdır. Performansı yüksek olsun, doğru olsun maç kurtaran, sezon kurtaran Volkan olsun. Ondan sonra istiyorsa gider yapsın. O zaman başka türlü tartışılır. Aatif top oynasın, maç kurtarsın sonra desin ki bu Dirar'ı niye almıyorsun. Kaleci departmanı rezalet. 2-3 senedir rezalet. Gelen de bozuluyor. Murat Öztürk çok iyi bir kaleci antrenörüdür. Yahu anladım da çok iyi aşçısın ama pilav yap. Ben pilavı yiyemedikten sonra senin aşçılığından banane. Bu kulüpler performans yeri. Bak Başakşehir öyle değil. 2-3 hafta öyle oynasın kimse konuşmaz. Konu her zaman Fenerbahçe'dir, Galatasaray'dır, Beşiktaş'tır.

Ben Ali Koç'un yardımcı hocalar ile görüşmeden durabileceğini zannetmiyorum. Bana göre konuşmadan duramaz Ali Koç. Öğrenmek ister. Ya onlarda anlatmışlardır bir güzel dolu şey. Öyle bir yapısı var çünkü. Sen şirketin içindeki bilgileri şirketin dışındakilerine aktarıyorsan, şirketin seni yollamak hakkı vardır. Ya ne olacak herkes bilmiyor mu? Ha benden bilmesin... Ama o halı işi, bu işi kötü espri.

 

Fenerbahçe açısından bakıldığında gol var mı? Seyirci heyecanlanıyor mu? Basit işler bunlar. Performans olmadan hepsi hava civa. İşte Aykut Kocaman çok iyi Fenerbahçelidir, şöyledir, öyledir, böyledir. Şampiyon oldu mu geçen sene? Kupayı kazandı mı? Yok. Peki kupayı nasıl kazanmadı? Beşiktaş ile o kadar kavga ederek kazanmadı. Beşiktaş'ın sahaya çıkması lazım bilmem ne. Ondan sonra o Akhisarspor maçını alacaksın. Her maçı kaybedebilirsin. Ama Beşiktaş ile o kadar, sahaya o kadar şey atıldı, hocanın kafası yarılmamıştı, ben olsam maçı oynatırım ne demek efendim dedikten sonra sen gidip Akhisarspor'a maçı verirsen angaje olmayacaksın bütün işlere. Bu iş kazandığın maç, oynattığın top, kazandığın kupa ile bitiyor eninde sonunda.

Hakemden şikayet edilebilir. VAR konusunda problemler oluyor. Bu konuda itirazım yok. Herkes kendi açısından birçok hata buluyor. VAR'ı algılamakta zorluk çeken toplumlarda daha büyük sorunlar yaratır. Biz sorun yaşıyoruz şu anda. Düzelir diye umuyorum. Ben memnunum VAR'dan. Sıkıntılarımız olabilir. Beşiktaş sıkıntılar yaşıyor tamam. Kalecine ve hakemlere rağmen şampiyon falan olamazsın. Hakemler seni şampiyon yapmak istemiyorsa sen şampiyon falan olamazsın. Basketbolda olur. Hakem vermeyecekse alamazsın o maçı. Çıkarır 2 kırmızı kart olur biter. Ben bu sene VAR konusundaki tartışmaların Beşiktaş'ta daha fazla olduğunu kabul ediyorum. Her Beşiktaş maçında yeni bir kural öğreniyoruz. 

Senin için hazırladığımız haberler