Kova Yaşar lakaplı Yaşar Duran: “Vatanı satmışım gibi alaylı şekilde bakıyorlardı”

06.07.2018 - 14:44 | Son Güncellenme: 06.07.2018 - 14:44

Fenerbahçe’nin ve Türk futbolunun efsane kalecilerinden ‘kova’ lakaplı Yaşar Duran, 1986 Meksika Dunya Kupası Elemeleri'nde İstanbul'da 0-8'lik İngiltere maçında yediği gollere ilişkin 32 yıl sonra konuştu. Bugün 63 yaşında olan Yaşar Duran, "O maçta yediğim golleri 50 defa izledim. Belki ilk golde biraz hatam var, ancak diğerlerinde yok. Golü yiyen kaleci olunca fatura kaleciye kesiliyor. Şu anda oynayan kalecilerden olsaydı o zamanlarda, 8 gol değil de 6 gol olurdu” dedi. Duran ayrıca, İngiltere maçı sonrasında da çevresindekilerin parmakla işaret edip vatan haini şeklinde baktıklarını söyledi. 

Fenerbahçe, Malatyaspor ve Sarıyer formalarını giyen 1980 ve 1990'ların ilk dönemine de damga vuran kaleci Yaşar Duran, anılarını İhlas Haber Ajansı (İHA) ile paylaştı. Aktif futbol hayatın ile antrenörlük günleriyle ilgili samimi açıklamalarda bulunan Duran, kalecilik kariyerinin en parlak döneminde milli takımda yer aldığını ve bu dönemde İngiltere’ye karşı alınan 8-0’lık mağlubiyeti hayatı boyunca unutamadığını dile getirdi. 

"Ekonomik açıdan zayıftık, çok uğraştım" 

Topla 5 yaşında tanıştığını, 50 yıldır da futbolun içerisinde olduğunu kaydeden Yaşar Duran, 1970’li yıllarda başlayan profesyonel futbol kariyeriyle ilgili şunları söyledi: 

“Amatör kümeden, 3. Lig, 2. Lig, 1. Lig ve Süper Lig'e kadar bütün takımlarda oynadım. 1970 yılında Ankara Demirspor’a ilk lisansım çıktı. Oradan Gaziantepspor’a transfer oldum. 3 yıl boyunca hiç oynayamadım. Anneme bakmam gerekiyordu. Ekonomik açıdan zayıftık. Çok uğraştım, çok zorlandım. Çok zor günler geçirdim. 3 yıl sona oynamaya başladım. 1978 yılında ilk 2.ligden milli takıma seçilen kalecilerden biriyim. Gaziantepspor’da lig şampiyonluğu yaşadım. 1981-1982 yılında da Fenerbahçe’ye transferim gerçekleşti. O zaman askerdim. Dünya karmasına çağrıldım ancak askerliğim nedeniyle gönderilmedim. Fenerbahçe’de 2 tane lig şampiyonluğu tattım. 1 senede, 2 tane Cumhurbaşkanlığı kupası, Başbakanlık kupası, spor yazarları kupası, donanma kupasını aldık. Türkiye Kupası'nı aldık. Fransa’da çok ünlü bordo takımını elemiştik. Daha sonra 2 yıl Malatyaspor ile lig 3.sü ve lig 2.si bitirdik. Bunların hepsinde ben oynadım. Çok güzel günlerdi.” 

“İmza atın deyince hemen atıyorduk” 

O dönemlerde amatör ruhla futbol oynadıklarına dikkat çeken Duran, “Keyifle oynuyorduk. Para o kadar önemli değildi. İmzayı atın deyince hemen atıyorduk, pazarlık yapmıyorduk. 1993-1994 yılları arasında futbol hayatımı noktaladım. Bütün antrenörlük kurslarını bitirdim. Bir tek pro lisans eksiğim var. Ona da bilerek gitmedim. Çeşitli kulüplerde, çeşitli teknik direktörlerle yardımcı hocalık ya da yardımcı hocalık yaptım. Teknik direktörlük de yaptım. Mesleğim devamını sürdürüyorum” diye konuştu. 

“Kaçırdığım penaltı, Fenerbahçe’ye transferimi sağladı” 

Dönemin en çok penaltı kurtaran kalecisi olduğuna da işaret eden Duran, “O zamanlar en çok penaltı kurtaran kaleci unvanı bendeydi. 2 kez yılın sporcusu seçildim. 1 defa ayın altın adamı seçildim. Benimde 13-14 tane penaltı atmışlığım var. Bir maçta Fenerbahçe’ye karşı bir penaltı kaçırdım. O benim Fenerbahçe’ye transferimi gerçekleştirdi” ifadelerini kaydetti. 

"Yüksek oynuyorlar diye beni oynattılar, 3 tane kafa golü yedik" 

“Milli takımda 1970 yılından 1990 yılına kadar çalışmadığım antrenör kalmadı” diyen Duran, buna karşın milli formayla çok az sayıda maça çıktığını söyledi. İngiltere’ye karşı alınan 8-0’lık mağlubiyetteki anılarını anlatan Yaşar Duran, “İngiltere maçı benim en iyi dönemimdi. Türkiye’de en Şenol, Yasin, Simoviç ile yarışıyordum. Fenerbahçe’de de çok formdaydım. O maçta benim oynamama durumum vardı fakat yan toplar yüksek oynuyor diye beni oynattılar. 100 maç yapsak, öyle bir skor daha olmaz. Fakat o zamanın İngiltere Milli Takımı da inanın şimdikilerin 10 katı iyi bir takımdı. Biz çok kısa bir takımdık. 3 tane uzun oyuncumuz vardı. 3 tane kafayla gol yemiştik. Böyle bir talihsizlik” dedi. 

“Vatanı satmışım gibi alaylı şekilde bakıyorlardı” 

Maç sonrası gazetecilerin kendisine ‘kova’ lakabı yapıştırdığını belirten Duran, vatandaşlardan da olumsuz tepkilere maruz kaldığını dile getirdi. Duran, “Takım arkadaşlarımın hiçbiri konuşulmuyor. Federasyon, antrenörlerimiz hiçbirisi konuşulmuyor. Fatura bir tek bana kesildi. Bunu ben içime attım ama unutmak lazım. Kaleci duygusuz olmalı. Bazı arkadaşlarımız 4-3 biten maçta seviniyorlardı. Oysa ki ben 4-1 biten maçta bir gol yemişsem üzülüyordum. Lakap hala sürüyor. Kova damgasını bana gazeteciler yakıştırdı. Kova damgası sadece kaleci Yaşar’a değil, tüm kalecilere kova derlerdi o zaman. Ben de kaleci olduğum için bana da dediler. Sağ beklere de koridor derlerdi. O zamanlar yolda yürürken parmakla gösterip, sanki evlerinden bir şey çalmışım, vatanı satmışım gibi böyle alaylı şekilde bakıyorlardı. Ben onların hepsini içime gömdüm. Çünkü o vazife. Ben vazifeden hiçbir zaman kaçmam. Ay-yıldız formasını taşıyorum. Seve seve gururla yaparım” açıklamasında bulundu. 

“Belki ilk golde biraz hatam var” 

İngiltere maçında yediği gollerin sadece bir tanesinde hatalı olduğunu ifade eden Duran, son olarak şunları söyledi: 

“O maçta Yediğim gollerin hepsini en az 50 defa seyrettim. Belki ilk golde biraz hatam var. Ancak diğerlerinde yok. Ama golü yiyen kaleci olunca fatura kaleciye kesiliyor. Şu anda oynayan kalecilerden olsaydı o zamanlarda, 8 gol değil de 6 gol olurdu. Tabii milli takım, o zamanki milli takım gibi değil. Çok farklı. Zihniyet farklılığı var. Yurt dışında oynayan futbolcular var. O zamanlar 1-2 tane yurt dışında oynayan futbolcu vardı.” 

Duran, Dünya Kupası'nda ter döken kalecilerden en iyisinin Muslera, Türkiye’de Türk kaleciler arasında ise Fenerbahçe ve Başakşehir’de forma giyen Volkan Demirel ile Volkan Babacan’ın olduğunu söyledi. 

Senin için hazırladığımız haberler