Galatasaray Eski Başkanı Duygun Yarsuvat'tan Fatih Terim, ceza ve şampiyonluk sözleri!

Galatasaray Kulübü Eski Başkanı Duygun Yarsuvat, sarı-kırmızılıların gündemini değerlendirdi. “Geçen yıldan itibaren bir oyun oynanıyor” diyen Yarsuvat, teknik direktör Fatih Terim’e verilen cezanın haksız olduğunu söyledi. Ayrıca Yarsuvat, Galatasaray Lisesi’ne yapılan atamaya ilişkin de çarpıcı konuştu.

Radyospor’da Spor Kazanı programında Özgür Sancar’ın canlı yayın konuğu olan Duygun Yarsuvat’ın açıklamaları şu şekilde:

Başkan Mustafa Cengiz’in beyanatını okudum ve çok haklı buldum. Çünkü Galatasaray özelinde geçtiğimiz yıldan itibaren bir oyun oynanıyor. Moskova’da Şampiyonlar Ligi maçı oynarken, kulüplerin deklarasyonu denilerek belge sunuldu. Galatasaray maça başlamadan yarım saat önce sunuldu. 17 kulüp hazırlandı denildi ama 2-3 kulüp başkanının hazırladığı ortaya çıktı. Beşiktaş ve Başakşehir’in bu kulüpler içinde olduğunu biliyoruz. Sebebi; Galatasaray’ı şampiyonluğa giden yolda kösteklemek içindi. Ama bunda başarılı olamadılar. Başarılı olamamalarındaki en büyük faktör; Galatasaraylı Fatih Terim’dir.

Cezanın saat kaçta açıklandığı önemli değil. 19:05’te kararın açıklanması çok küçük bir şark oyunu. Cezayı verdikten sonra tahrik edici olsa ne olur, olmasa ne olur. Önemli olan cezanın verilmiş olması. Bu ceza öyle ayarlanmış ki Fenerbahçe derbisine denk geliyor. Her şey düşünülerek planlanmış. Verilen cezalar pozitif bir etki yaratır. Negatif etkileri Fatih Terim kendi becerisiyle ortadan kaldırmaya çalışacaktır.

Aynı metotla Fatih Terim’i ekarte etmeye çalışıyorlar. Fatih Terim ne demiş ki 4 maçlık bir ceza verildi? Terim, “Bir takım organizasyonlar yapılıyor” dedi. Organizasyonun sonucu da budur. “Geçen sene de yapılıyor bu sene de yapılıyor” dedi ve 4 maçlık ceza geldi. Fatih Terim diğer kulüpleri hedef aldı. Ceza kurulunun bu kararlarının eleştirilmesi gerekir.

Her şeyden önce eğer Mevlüt Erdinç adlı futbolcuya, “Galatasaray’a gidersen senden bonservis bedeli isterim. Başka kulübe gitmezsen istemem” gibi bir şeyin söylenip söylenmediğini bilmiyorum. Böyle bir durum var ise çok ayıptır. Eğer bu var ise Galatasaray düşmanlığı da ortaya çıkıyor demektir. O zaman organizasyon yapıldığı da gerçektir. Ama Göksel Gümüşdağ doğrulamaz.

Taylan Antalyalı konusu Galatasaray’ı ilgilendiren bir mesele değil. Gençlerbirliği ve Erzurumspor’u ilgilendiriyor.

Galatasaray Lisesi’ne müdür atanmasında, Galatasaray Üniversitesi rektörü Vahdettin Bey’i tavsiye etmiştir ve Milli Eğitim Bakanlığı da atamıştır. Bakanlık da bunu atamıştır. Vahdettin Bey, 80li yıllarda Galatasaray Lisesi’nde öğrenciydi. Öğrenciler arasında sağ ve sol gruplar vardı. Sağ mücadelenin içinde rol oynamıştır. Mühim olan Galatasaray Lisesi’nde 12 sene okuması. Fenerbahçeli, Beşiktaşlı da olabilir. Ama Galatasaray Lisesi’ni bitirdikten sonra Fenerbahçe’nin Kulübü’nün resmi üyesi olan bir kişi, Galatasaray Lisesi’ne müdür olacağı zaman kulüpten ayrılması alkışlanacak bir hareket değildir. Genç bir adam, başka bir kulübe de üye olabilir. Ama Galatasaray Lisesi’ne üye olamaz.

Vahdettin Bey’in devam etmesi bir problem çıkaracaktır. Tüzüğe göre; Galatasaray Lisesi Müdürü yönetim kurulunun tabii üyesidir. Galatasaray bir bütündür. İlkokulu, lisesi ve kulübüyle bir bütündür. Liseyi de kulüp de yan yana görüşmüştür. Bu atama, kulübün kurucularının arzusuna da aykırıdır. Vahdettin Bey’in yapması gereken şey istifa etmektir. Ama istifa edeceğini tahmin etmiyorum.  Galatasaray Üniversitesi Rektörünün Galatasaray Lisesi ile alakası yoktur. Spor ile de alakası yok bildiğim kadarıyla. Galatasaray’ı da anlamakta güçlük çeker.

Ben her zaman tedbirli konuşmayı severim. Radamel Falcao oynasın, başarılı olursa hep beraber alkışlarız. Fenerbahçe’deki Van Persie gibi olmasın diyorum. Temennim bu.