Tour of Türkiye’de hepsi Tip 1 diyabetli bir takım da yarışıyor

13.10.2023 - 00:48 | Son Güncellenme: 13.10.2023 - 00:58

Tour of Türkiye’de çok özel bir takım var. Onlar hayat için yarışıyor. Hepsi Tip 1 diyabetli. Turda da futbol, yolda bir spiker, Yalıkavak’ta Kurtlar!

Tour of Türkiye’de hepsi Tip 1 diyabetli bir takım da yarışıyor

KENAN BAŞARAN

Tour of Türkiye’de yavaştan sona doğru yaklaşıyoruz. Marmaris’te start alanında yarışın başlamasını beklerken Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu’nun kardeşi geliyor yanımıza. Bilmeyenler şaşırabilir. Çünkü bu kişi eski hakem ve de eski MHK Başkanı. Kuddusi Müftüoğlu. Biraz laflıyoruz. Elbet başat, “Ne olacak bu hakemlerin hali?” sorumuzu sorarak bisiklette futbol muhabbetini açıyoruz! 

Kuddusi Müftüoğlu ile hakem muhabbeti

Müftüoğlu sorunun eğitimde olduğunu söylüyor. Aklıma Cem Yılmaz’ın meşhur reklam repliği geliyor haliyle: “Eğitim şart”… Müftüoğlu, yanlış hakem yönetimlerinin arkasında komplodan önce eğitimsizliği aramalıyız. Hakem eğitimleri son birkaç MHK Başkanı döneminde irtifa kaybına uğramış. Bu kadar futbol yeter, hemen bisiklete kıralım tekrar.

Turda bir diyabetli takım var

Her start öncesi takımlar podyuma çıkar ve oradaki insanlara tanıtılır. Bu sene Tour of Türkiye’ye katılan çok ilginç ve daha doğrusu anlamlı bir takım var: Novo Nordisk. Üç İtalyan, bir Çek, bir Finli, bir Hollandalı ve bir de Fransız bisikletçiden oluşan Amerikan takımı. 2008 yılında kurulan takımın tüm sporcuları Tip diyabet hastası. Ancak onlar, en ağır performans sporlarından olan bisikletle tüm diyabetlilere mücadele örneği oluyorlar. Tip diyabet, insülin bağımlı diyabet türüdür. 

İlgini Çekebilir
Ben var ya ben, Cumhurbaşkanlığı Turu’nda şofördüm
Habere Git

Formada “Diyabeti değiştirmek” yazıyor

Giydikleri formanın üzerinde “Changing diabetes”, yani “diyabeti değiştirmek” yazıyor. Turun sunucuları Başak Koç ve Sarper Günsal onları her etap öncesi tanıtırken diyabetli olduklarını açıklayınca izleyicilerden büyük alkış alıyorlar. Elbet onlar sağlıklı sporculara göre daha çok efor sarfederek, etapları tamamlıyorlar. Zaten mücadelelerini değerli kılan da bu: Geri basmamak.

Spiker arkadaşımız yol kenarında

Yola koyuluyoruz. Yine harika manzaralar eşliğinde yol alıyoruz. BeINSports’un en beğendiğim spikerlerinden Ali Okancı’dan mesleğimizin erbaplarından Tunç Kayacı’ya bir mesaj geliyor: “Yol üstünde olacağım, geçerken el sallayın.” “Ne el sallaması, iki dakika durup merhaba diyelim. Bir selfie çekelim” diyerek atılıyorum. Bu hayat artık selfie’siz çekilmez abi (!) 

23 Nisan çocukları gibi şen

Bir benzinciye yakın noktada Ali Okancı’yı görüyoruz ve duruyoruz. Üzerinde Atatürk resmi olan bir tişört ve elinde ay yıldızlı bayrakla 23 Nisan çocukları gibi şen bir Ali görüyoruz. Evet, kısa bir hoş beşten sonra selfie’lerimizi çekiyoruz. Yakın zamanda İstanbul’u terk eden Ali Okancı bir çoğumuzun hayali olan işte o Ege kasabalarından birine yerleşmiş. Maç anlatımları için İstanbul’a gelip gidiyor. Ali’yi geri bırakıp, Marmaris’e devam ediyoruz.

İlgini Çekebilir
Bir Babadağ efsanesi
Habere Git

Sekiz saat bir yolu bekliyorlar

Tur boyunca şu soruyu çok sordum: “Nerede o eski yol üstü kır kahveleri ve lokantaları?” Haliyle molaları benzin istasyonlarında veriyoruz. Yatağan’da bir 10 dakikalığına duruyoruz. “İzlenim peşinde koşan ben”, hemen aranıyorum. İstasyondan bisikletçilerin geçeceği yola geçişleri kontrol eden iki polis memuruna soruyorum: “Kaç saattir buradasınız?” “Sabah saat 8’den beri” diyorlar. Soruyu sorduğumda saat bir buçuk! Ve daha bisikletçilerin gelip bu noktayı geçmesine 1 saat var! E bir de belli bir mesafe gitmeleri de lazım ki yol trafiğe açılsın. Anlayacağınız, güneş altında ve ayakta en az 8 saat geçiriyorlar. 

İlgini Çekebilir
Tour of Türkiye değil, Tour of Keyfine!
Habere Git

“Abi bırakın gideyim şuracıktan”

Bu esnada bir vatandaş Marmaris’e giden yola girmek istiyor. Polisler engel olunca da “Ya arkadaş bu mantıksız iş. Onlar gelen kadar ben Marmaris’e varırım” diyerek, çıkışıyor! Ben de polislere desek atıyorum, çok lazımmış gibi: “Amca yasak, yasak.” Tabii bizim amca şunu kaçırıyor: Evet, her şey yolunda giderse sen bisikletçilerden 2 dakika önce bile yola çıksan onlara engel olmazsın. Ama ya bir kaza yaparsan? Bu vesileyle turun selameti için büyük bir özveriyle çalışan tüm görevlileri ve gönüllüleri tebrik ederim.

Marinayı geziyorum ama vadi müziği yok!

Bitiş noktası Bodrum’da Yalıkavak’ta. Meşhur marinanı yanı başında. “Neymiş şu Yalıkavak marinası, bir gezeyim yahu” diyorum. Etrafı tek katlı mağazalar, denizi ultra lüks yatlar. İçlerinde tek tük insanlar. “Mevzular mevsimi” yavaştan kapanmış muhtemelen. Ya da karanlık çökünce dolacaklar. Bu işlerin raconunu pek bilmem! E tabii bu sessiz haliyle kafamda bir Kurtlar Vadisi müziği çalmıyor! 

İlgini Çekebilir
Pelotonun içinden kamyonla geçmek vardı
Habere Git

“Kazasız tur, tur değildir”

Marmaris-Bodrum nefes kesen bir sprint finaline sahne oluyor. Özellikle son bir kilometresindeki dar ve virajlı kısım kaza ihtimalini doğuruyordu. Nitekim ufak bir kaza da meydana geliyor. Kopma olduğu için bisikletçiler toplu girmediğinden oluşan kaza ucuz atlatılıyor. Ama bisiklet sporunda “kazasız tur, tur değildir” mottosu geçerlidir. 

Jasper’in maya kazaya kurban

O ufak kazaya uğrayanlardan biri de üç etap birinciliğiyle Yeşil Mayo’nun yani sprint klasmanın lideri Jasper Philipsen tahtını kaybediyor. Marmaris-Selçuk etabında yeşili Luca Colnaghi giyecek. Genel klasmanda Babadağ’da attığı zaman farkıyla Alexey Lutsenko oturmaya devam ediyor. Yarın, Bodrum’dan demir alıp Selçuk’a; Meryem Ana’ya gidiyoruz… 

Senin için hazırladığımız haberler