Ali Rıza Dizdar: Fikret Orman, Mayıs’ta bırakıyorum diyemez

BJK Divan Kurulu Üyesi Avukat Ali Rıza Dizdar, siyah-beyazlılarda yaklaşan tüzük değişikliği ve kongre öncesinde açıklamalar yaptı. Dizdar, Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman’ın tekrar seçilmesi durumundaki görev süresini değerlendirdi. Dizdar, “Fikret Orman, Mayıs’ta bırakıyorum diyemez” ifadelerini kullandı.

Radyospor'da yayınlanan Spor Kazanı programında Özgür Sancar'ın sorularını yanıtlayan Ali Rıza Dizdar'ın açıklamalarından Ajansspor'un derledikleri şöyle;

Her şeyden evvel TFF’nin bütün talimatları, kaideleri, ana yasamızdaki hüküm gereğince milletler arası hukuka tabidir. Yapılan sözleşme de TBMM’den geçti. Bizim yaptığımız kanunlar ve talimatlar, FIFA ve UEFA’ya uygun olacak. Aksi takdirde gözünüzün yaşına bakmaz. Onlar için önemli olan kuraldır. Kuralda ne yazarsa odur. Yunanistan yanlış yapıyorsa onları ilgilendirir. TFF kanunu, UEFA ve FIFA’ya bağlılıkla başlar. İç hukuk yok. Bizde bir şey vardı; mahkemelerin yetkisi şimdi Tahkim Kurulu dışında Uzlaşma Kurulları oluşturuldu. O da UEFA ve FIFA’ya tabidir. Haklı fesih mi, haksız fesih mi? Haklı fesih varsa adam istediği vakit transfer olur. Geçici bir yetki aldığında kurallar var. Haksız çıktığın zaman inanılmaz faturası oluyor. Adam haklı fesih yapmışsa, lisans vermiyorsan olmaz.

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman Divan Kurulu’nda çıktı ve konuşma yaptı. Eskiden beri Divan Kurulu üyeleri olmak üzere iki şeyin üstünde duruyorduk. Divan Genel Kurulu’nda 3 kere mazeretli olanlar atılıyor, gidiyor. Zekeriya Alp, Sanlı Sarıalioğlu örnekleri var. Biz bir danışma kuruluyuz. 3 defa gelmeyen birini atıyorsan bu demokratik değil. Atmak antidemokratikliktir. Aidat borcunu ödemeyenler de Beşiktaş üyeliğinden düşüyor. Suç işleyenler başka. Bizim tüzüğümüzde adresimiz belli. Kulüp taşındı oradan. Tüzük tadilatı, adres değişikliğinden dolayı da yapılmak zorunda. FIFA’nın müfettişi gelse kulübün merkezine gidecek. Galatasaray’ın da Riva’da gayrimenkulü var.

Tüzük ile ilgili sayın başkan konuştu. “Bu afları getirmemiz lazım” dedi. Ben yönetim kurulunun sayısının düşmesini istiyorum dedi, bu da doğru. Üçüncüsü ise herkes tarafından tartışılan bir konu. Buraya başkan olan biri maaş alsın dedi. Bu Portekiz, İspanya’da var. İtalya’da da örnekleri var. Başkan maaş alsın demişti. Gerekçe olarak da trilyonluk transferler yapılıyor, adamın sorumluluğu yok dedi. Tabi ki tartışılır. Ayrıca hodri meydan dedi ve seçim kararı aldıklarını açıkladı. Toplantıda sordum, “Mayıs ayındaki da yapılacak” dedi. Başkan, 3 senenin dışında görev alamaz. Olağanüstü Kongre başkanın süre tamamlama kongresi değil. 6 aydan az bir zaman kalsaydı, zaruri durumlardan ötürü yönetim çalışamasaydı, süre tamamlama olurdu. Süre tamamlama bittiği zaman başkan bir daha seçime giremezdi. Ama şimdi yeniden seçiliyor. Olağanüstü bir seçim yapıyor ve 6 aydan fazla bir süre var. “Bu seçim 3 sene mi gidecek?” diye o yüzden sordum.

Sayın Orman’ın sözlerine inanıyorum ve güveniyorum. Ama hukukçu olarak da diyorum ki "Seçildiğinde 3 sene götürmek durumunda". Rahmetli Seba beni yemeğe götürmüştü. "Beşiktaş’ta yüzlerce Süleyman Seba var" demişti. Orman da "Arkadan başkaları da gelsin" dedi. Tüzükte değişiklik olmazsa, kurallar kaldırılmazsa başkan 2019 Mayıs ayında kongrede başkan adayı olamaz.

Bir Beşiktaş kongre üyesi olarak doğruları söylerim. “3 sene gitmek, devam etmek zorundasınız” derim. O da “hayır” der ve “seçim yapağız” derse bu etiktir. Yönetimin bunu mayıs ayına kadar götürmesi lazımdı. Yönetim içinde ne oldu bilemem. Ben Beşiktaş’ın tarafıyım. Tüzük seçiminde benim divan başkanı olmamı istediler, bu doğru. İlk defa kongre başkanlığına seçildiğimde kimse görmedi ama ben ağlıyordum. Babamın sayesinde Beşiktaş’a geldim beni en yüksek noktaya çıkardı. Beşiktaş böyle bir camiadır. Serdar Bilgili döneminde aday gösterilmemiştim. Kış günü kongreye geldiğimde İsmail Ünal, 3 kere okumuştu. Ben galip çıkmıştım. “Seni aday göstermek istiyoruz, olur musun” dediler. Ben de “Ayrımcılık istemiyorum. Bir bayan arkadaşın da olmasını istedim.” Kazanırsın kaybedersin, bu başka bir şey.

Olağanüstü Kongrelerde tüzük değişikliği yapılır. Bazı maddelerde tüzük değişikliği yapılması istenir, bir de bütün maddelerde yapılması istenir. Mesela; bazı maddelerde tüzük değişikliği yapılmak istenir. Bizim tüzüğün 24.madde gereğince sayılan 5 madde dışında, 6.maddeyi hiç kimse genel kurulda tartışmaya sokamaz. Ama ilanda öyle değil ki. “Yönetim kurulumuz olağanüstü tüzük toplantısına karar vermiştir” deniyor. O zaman birinci maddeden, sonuncu maddeye kadar her şey orada tartışılacaktır. 5 madde tartışılacaksa herkesin bunu öğrenmeye hakkı var. Burada, Tüzük Tadilatı Toplantısı diyor. Tüzükteki bütün hepsi, her türlü teklife açıktır. Bu, 3 gün de 5 gün de tartışılır. Bir gayrimenkul satışı varmış ve yetki isteniyormuş. Yönetim sayısının düşmesi isteniyormuş, ayrıca paralı başkanlık sistemine geçilmesi isteniyormuş. Genel Kurul’a katılan kişiler, o maddelerde değişiklik veya başka bir talepte bulunabilirler.

Paralı başkanlık; CEO anlamına geliyor. Bunu açıkladı zaten başkan. Dışarıdan bir CEO değil. Kapitalizmin emrine mi gireceğiz? Kamu yararına bir dernekten bahsediyoruz. Tüzükte ayrıca gayrimenkul satışı için yetki verilecek bir madde konulduysa istediğini satar. Bir gayrimenkulün satışı için izin verilmesi maddesi konulmaz. Kongre Divan Başkanlığı’na seçilen biri tarafsız olmalı. Asıl irade genel kurulundur. Demokratik olmalıdır.

Bugün Aziz Çankırı’nın ismini başkanlık adaylığı için duydum. Ayrıca bu tüzük değişikliği, ertesi günkü kongreyi etkileyecek durumda değildir. Tüzükte bir madde var; bu tüzüğü salt çoğunlukla dernekler masasına sunmak zorundayız. Eğer Dernekler Masası’na sunmazsan bu tüzük geçerli olmuyor. Onun da bilgisini vermiş olayım.