Kerim Öztürk'ten Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi'ye Açık Mektup

Sayın Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi,

Öncelikle bilmenizi isterim ki bu mektubu size yazarken bir kendimi ne bir kanaat önderi ne bir taraftar grubu lideri ne de yaptığınız işi sizden daha iyi bilen bir olarak görmüyorum. Ben sadece ve sadece Beşiktaş’ı takip eden, Beşiktaş konuşmayı seven, transfer döneminin başından bu yana binlerce Beşiktaş taraftarı ile gerek sosyal medyada gerekse yüz yüze bir araya gelmiş, onları dinlemiş, görüşlerini, beklentilerini öğrenmiş bir spor severim.

Sayın Başkan, taraftar konusunda sizin iletişiminizden sorumlu kişi ya da kişiler size ne söylüyorlar bilmem ama öncelikle taraftarın merak ettiği en önemli şeyi size sormakla başlamak istiyorum. Neredesiniz? Zira gerek büyük sıkıntılarla başlayan ve Beşiktaş taraftarının büyük bir çoğunluğunu hayal kırıklığına uğratan transfer sezonun başlangıcından bu yana sesinizi pek duyamadık. En azından benim bildiğim, tanıdığım, konuştuğum, dinlediğim Beşiktaş taraftarının ortak söylemi şu; Beşiktaş gibi köklü bir kulübün başkanı bunca olay yaşanırken, transfer döneminde bir kaos ortamı oluşması bir yana takımın göz göre göre puanı katledilmişken bu kadar sessiz kalamaz, kalmamalı.

Sayın Başkan, stadyumdaki anonslarda da söylendiği üzere büyük Beşiktaş taraftarının büyük bir çoğunluğunun kafasındaki bir diğer soru ise Beşiktaş’ın transfer politikası nasıl işliyor? Elbette Beşiktaş’ı bizlerden daha iyi düşüyorsunuzdur ve bizim bilmediğimiz birçok konuya da hakimsiniz. Ancak biz de kombine alan, forma ve diğer lisanslı ürünleri alan, kulübü “Bırakmam Seni” mottosuyla her zaman sahiplenen, takımı desteklemek için yememizden içmemizden kesen ve bir maç için bile yemesi içmesiyle binlerce lira harcayan taraftarlar olarak Beşiktaş’ta neler olduğunu, bazı oyuncuların neden alınmadığını, bazı oyuncuların neden alındığını, bazı oyuncuları “aldık” dedikten sonra rakip takıma nasıl transfer olduğunu bilmek istiyoruz. Hatta, gençliği dışında pek bir artısı olmayan, Beşiktaş’ta oynadığı her maçta ise saç baş yolduran bir futbolcuya daha bu sezon başında milyonlarca euro verilirken, takımın kemiğini oluşturan, kendisini ispatlamış bazı oyuncularla -iddia odur ki-, 100 bin euro gibi rakamların pazarlığı yapılıyor?

Sayın Çebi, gerek demir çelik sektöründe gerekse denizcilik sektöründe birçok şirketi yönettiniz, halen de yönetiyorsunuz. Bu bağlamda benim gibi hayatını ücretli olarak çalışarak kazanan birinden çok daha fazla yönetim tecrübeniz olduğundan eminim. Sayın Başkan, size kısa bir soru yöneltmek istiyorum: Herhangi bir şirketinizde sizin atadığınız herhangi bir yönetici şirketin iletişimini yerle bir etse, bu yöneticiniz iletişim eksikliğinden şirketinizin yaptığı doğru işleri gösteremeyip sürekli olarak şirketinizi rakiplerinizin önünde küçük düşürse tavrınız, kararınız ne olurdu? Aynı tavrı Beşiktaş’ta da aldınız mı?

Sayın Başkan, yukarıdaki satılara aslında çok şey ekleyebilirim. Stattaki hoparlörlerde “Yönetim İstifa” tezahüratı yapıldığında neden seslerin yükseldiğini, Beşiktaş’ın futbol aklı olarak geçen sezonu ve bu sezonun başlangıcını emanet ettiğiniz Sayın Ceyhun Kazancı’ya ne oldu da ayrıldığı vs. gibi. Ancak malum, web sitesine de yazıyor olsak yerimiz sınırlı. O nedenle son birkaç cümle ile toparlamak istiyorum.

Çok değerli ve saygıdeğer Beşiktaş Kulübü Başkanı Sayın Ahmet Nur Çebi, iletişim politikanızdan anladığım kadarıyla 2023 yılında iletişimin mektuplar yoluyla yürüdüğüne inanıyorsunuz. Bende bu satırları mektuba bu kadar önem veren birinin dikkatle okuyacağı ve değerlendireceği düşüncesi ile yazdım. Umarım mektubum gerekli adrese ulaşır. Malum açık mektup olduğu için ulaşıp ulaşmadığını bilme şansım yok. Ne de olsa internette yayınladığımız mektupları iadeli taahhütlü gönderemiyoruz.

Saygılarımla…